Saç Soruları
6 kişi içerde- Bu forum 231 konu ve 592 yanıt içerir ve en son Holosko tarafından 1 gün 2 saat önce tarihinde güncellenmiştir.
- Yeni konu oluşturmak için giriş yapmalısınız.
-
-
Mirage • 1 yıl 3 ay önce •ÜyePRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, saç dökülmesi tedavisinde kullanılan zayıflamış saçları güçlendirmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, kişinin kendi kanından elde edilen zenginleştirilmiş trombosit plazması, saçlı deriye enjekte edilir....Devamını OkuPRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, saç dökülmesi tedavisinde kullanılan zayıflamış saçları güçlendirmek için kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntemde, kişinin kendi kanından elde edilen zenginleştirilmiş trombosit plazması, saçlı deriye enjekte edilir. PRP'nin saç dökülmesi tedavisindeki temel amaçlarından biri, saç köklerini uyararak saç büyümesini teşvik etmektir. PRP tedavisi, saç dökülmesinin tedavi edilmesi için kullanılan bir yöntem olsa da, tedavinin tamamen saç dökülmesini tersine çevirdiğini garanti etmek mümkün değildir. PRP'nin saç büyümesini teşvik etme potansiyeli vardır ve bazı durumlarda saç dökülmesini yavaşlatabilir veya durdurabilir. Bununla birlikte, tedavinin etkinliği kişiden kişiye değişebilir ve sonuçlar bireysel olarak farklılık gösterebilir. PRP tedavisi genellikle diğer saç dökülmesi tedavileriyle birlikte kullanılır, örneğin minoksidil veya finasterid gibi ilaçlarla kombinasyon halinde uygulanabilir. Ayrıca, saç dökülmesinin altında yatan temel nedenlere bağlı olarak tedavi süreci ve sonuçları da değişebilir. Bu nedenle, PRP tedavisinin saç dökülmesini tamamen tersine çevireceğini veya dökülen saçların tamamen çıkacağını söylemek zordur. Tedavi hakkında daha fazla bilgi almak ve sonuçları hakkında beklentilerinizi belirlemek için bir dermatolog veya saç dökülmesi uzmanına danışmanız önemlidir. PRP tedavisi zayıflamış saçları güçlendirir mi? PRP (Platelet Rich Plasma) tedavisi, saç dökülmesi olan kişilerde saç gürleşmesini teşvik etmek için kullanılan bir yöntemdir. PRP'nin içerisinde bulunan büyüme faktörleri ve hücresel sinyaller, saç köklerini uyarmaya ve saç büyümesini teşvik etmeye yardımcı olabilir. PRP tedavisi saç gürleşmesi için bazı olumlu sonuçlar gösterebilir. Yapılan çalışmalar, PRP'nin saç kalitesini artırabileceğini, saç yoğunluğunu artırabileceğini ve saç büyümesini teşvik edebileceğini göstermiştir. Bununla birlikte, tedavinin etkinliği kişiden kişiye değişebilir ve sonuçlar bireysel olarak farklılık gösterebilir. PRP tedavisi genellikle bir dizi seans halinde uygulanır ve tedavi süresi ve sıklığı kişinin saç dökülmesi durumuna bağlı olarak değişebilir. Tedavi sonuçları genellikle zamanla ortaya çıkar ve tedavinin başarılı olması için düzenli olarak takip edilmesi önemlidir. Ancak, önemli bir nokta şudur: PRP tedavisi, tamamen kel olan bölgelerde yeni saç çıkarmaz. Eğer saç kökleri tamamen kaybolmuşsa, PRP tek başına yeterli olmayabilir. Tedavi, genellikle mevcut saç köklerini güçlendirmek ve saç büyümesini teşvik etmek için kullanılır. Sonuç olarak, PRP tedavisi saç gürleşmesini teşvik edebilir ve saç kalitesini artırabilir, ancak etkinliği kişiden kişiye değişebilir. En iyi sonuçlar için bir dermatolog veya saç dökülmesi uzmanıyla görüşmek önemlidir, çünkü tedavi süreci ve sonuçları kişinin durumuna ve ihtiyaçlarına göre planlanmalıdır. Prp yada saç mezoterapisi yaptıranlar saç çıkarıp çıkarmadığını önerip önermediklerini konudan yorumlarını paylaşabilirler.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum41
-
Hakan • 1 yıl 1 ay önce •ÜyeBeyaz saçları eski rengine döndürmek için saçların hangi sebepten dolayı döküldüğüne bakmak gerekir. Bazı besin eksiklikleri ve sağlık koşulları saçların erken beyazlamasına neden olabilir, ancak genetik veya yaşlanmadan kaynaklanıyorsa doğal...Devamını OkuBeyaz saçları eski rengine döndürmek için saçların hangi sebepten dolayı döküldüğüne bakmak gerekir. Bazı besin eksiklikleri ve sağlık koşulları saçların erken beyazlamasına neden olabilir, ancak genetik veya yaşlanmadan kaynaklanıyorsa doğal rengi geri kazandırmak imkansızdır. Temel neden eksiklikler ise, beslenmedeki değişiklikler beyazlamanın yavaşlamasına yardımcı olabilir. Saçlarınız, melanosit hücreleri üreten pigment üreten bir bileşen olan melanin kaybından dolayı gri veya beyaza döner. Bunlar doğal saçınızı ve ten renginizi oluşturur. Ne kadar az melanin varsa saç renginiz o kadar açık olur. Gri saçta minimum melanin bulunurken beyaz saçta hiç melanin yoktur. Yaşlandıkça saçınızdaki melanin kaybı doğaldır. Aslında, 30'lu yaşlarınıza geldikten sonra saçınızın griye dönme ihtimalinin her on yılda bir yüzde 20'ye kadar arttığı tahmin edilmektedir. Bazı insanlar sağlık ve genetik nedeniyle saç beyazlaması biraz daha erken götürebilir. karaciğer tarafından üretilen enzimler yaşlanmayla birlikte azalır. Saçlar beyaza dönmeye başladıktan sonra doğal saç renginizi geri kazanma konusunda pek çok yanlış bilgi var. Burada, gri saçların tedavisiyle ilgili en yaygın efsanelerden bazılarını yıkacağız ve bunun yerine saç renginizi korumak için seçebileceğiniz diğer yolları keşfedeceğiz. Beyaz saçları eski rengine döndürmek mümkündür? Saçlar özünde doğal olarak beyazdır. Melanin, genetiğe dayalı olarak doğduğunuz saçın renginden sorumludur. Saç kökleriniz, melaninin protein keratinleriyle birleşen pigmentleri oluşturmak için kullandığı hücreleri içerir. Saçlarda melanin kaybı özellikle 30'lu yaşlardan sonra doğal olarak meydana gelir. Saç rengi kaybının kesin oranı büyük ölçüde genleriniz tarafından belirlenir. Eğer ebeveynleriniz erken beyazlama yaşadıysa, muhtemelen siz de aynısını görebilirsiniz. Çevrimiçi ortamda ve ürün pazarlamacıları tarafından öne sürülen iddialara rağmen, nedeni genetik ise beyaz saçları tersine çevirmek mümkün değildir. Saç kökleriniz melaninini kaybettiğinde bunu kendi başlarına üretemezler. Melanin üretimi yavaşladıkça saçlarınız önce griye, ardından melanin üretimi tamamen durduğunda beyaza döner. Saç en geç kaç yaşında beyazlar? Erken beyazlayan saçlar (20'li ve 30'lu yaşlardan önce) çoğunlukla kalıtsaldır. Ancak bazı beslenme yetersizliklerinin ve altta yatan tıbbi durumların da katkıda bulunması mümkündür. Aşağıdaki olasılıklar hakkında bir doktorla görüşmeniz doğru olur. Beslenme eksiklikleri Dengeli bir diyet uygularsanız, beyaz saçlarınızın herhangi bir beslenme eksikliğiyle bağlantılı olma ihtimali yoktur. Diyetiniz belirli besin maddelerinden yoksunsa, örneğin, yoğurt, sarımsak, tahin, fındık, ceviz vs. bu durum saç köklerinizdeki melanin üretimini çok iyi etkileyebilir. B-12 vitamini en yaygın suçludur; folat, bakır ve demir eksiklikleri de riskinizi artırır. Diyet takviyeleri bu eksikliklere yardımcı olabilir ve birkaç hafta sonra doğal saç renginizin yeniden çıkmaya başladığını görebilirsiniz. Yine de herhangi bir takviye almadan önce doktorunuza danışmalısınız. Gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını görmek için kan testleri yapılır. Gri saçları tedavi etmek için takviye almak, bu besinlerin herhangi birinde teşhis edilmiş bir eksiklik olmadığı sürece işe yaramaz. Temel sağlık koşulları Erken beyazlayan saçlar ayrıca aşağıdakiler de dahil olmak üzere belirli sağlık durumlarıyla bağlantılı olabilir: Vitiligo Tiroid hastalığı Alopesi Areata Hormon dalgalanmaları da saçların beyazlamasında rol oynayabilir. Bu tür tıbbi durumların yönetilmesi teorik olarak melanin ve doğal saç renginizin zaman içinde yenilenmesine yardımcı olabilir. Beyazlayan saçlar eski rengine dönebilir mi? Saçların beyazlaması yaşlanma, genetik faktörler, beslenme yetersizlikleri ve tıbbi durumlardan etkilenen doğal bir süreçtir. Yine de, doğal tedavilerin bu durumu tersine çevireceğini ve doğal saç renginizi geri kazanmanıza yardımcı olmayı vaat eden ürünleri pazarlamaya devam eden web siteleri var. Beyaz saç hangi vitamin eksikliğinden olur? Bazı besinlerin genel melanin üretimindeki rolü göz önüne alındığında, bazı üreticiler gri saç takviyelerini teşvik etmektedir. Popüler içerikler arasında biotin, çinko ve selenyumun yanı sıra B-12 ve D-3 vitaminleri bulunur. Ancak aynı kural burada da geçerlidir: Teşhis edilmiş bir beslenme eksikliğiniz olmadığı sürece, bu takviyeler saçınızın beyazlamasına neden olan melanin üretimi eksikliğini tersine çevirmez. Saç beyazlamasını önleyen maskeler Beyaz saçları koyulaştırabildiği öne sürülen çeşitli ev yapımı saç maskesi tarifleri vardır. Yaygın olarak kullanılan içerikler arasında hindistancevizi yağı, limon suyu ve esansiyel yağlar bulunur; bunların tümü kafa derinizdeki iltihabı azaltmayı ve antioksidanları artırmayı amaçlar. Saçlarınız daha sonra yumuşak ve parlak görünse de, saç maskelerinin melanin üretimini artırma olasılığı zayıftır. Ortalıkta dolaşan bir diğer efsane ise saçlarınızdaki beyazlardan kurtulmak için patates kabuklarının kullanılmasıdır. Buradaki fikir, patates kabuklarındaki doğal nişastaların zamanla köklerinizin kararmasına yardımcı olabilmesidir. Bu yöntemin bilimsel dayanaktan yoksun olmasının yanı sıra, patatesleri saçınızda kullanmayı bıraktığınızda sonuçların da kaybolması muhtemeldir. Saç beyazlamasını nasıl önlenir? Altta yatan bir beslenme eksikliğiniz veya tıbbi durumunuz olmadığı sürece, saçların beyazlamasını önlemenin kesin bir yolu yoktur. Ancak başlangıcını yavaşlatmaya yardımcı olmak için deneyebileceğiniz bazı çareler olabilir : Stres hormonları saç foliküllerindeki melanin üretimini kesintiye uğratabileceğinden stresi yönetmek. Sigarayı bırakmak zor olabilir, ancak doktorunuz sizin için işe yarayan bir bırakma planı hazırlayabilirsiniz. Aşırı zayıflamaktan kaçınmak Kimyasallara ve kirliliğe maruz kalmanızı azaltmak Şapka ve eşarp takarak saçlarınızı güneşten koruyun Saçtaki melanin nasıl artırılır? Saçınızdaki melanin kayıpları genetikten kaynaklanıyorsa bunu tersine çevirmenin yolu yoktur. Saçınızın beyaza dönmesini istemiyorsanız kalıcı ve yarı kalıcı boyalar da dahil olmak üzere seçenekler hakkında bir kuaförle konuşabilirsiniz. Birkaç beyaz saçı kapatmaya çalışıyorsanız topik ve kremlerde işe yarayabilir. Ticari ürünlerin neden olduğu potansiyel saç hasarını önlemek istiyorsanız, doğal saç boyaları dikkate almanız gereken diğer seçeneklerdir. Olasılıklar arasında kına ve Hint bektaşi üzümü yer alır. Öte yandan beyazlayan saç bakım ürünleri sayesinde beyazlayan saçlarınızı kapatabilirsiniz. Bunlar sadece saç renginizi güzelleştirmekle kalmaz, aynı zamanda gri saçlarınızın sararmasını ve kırılganlaşmasını da önler. Genel olarak şunu söyleyebiliriz Erken beyazlama olasılığı saç foliküllerinizin melanin üretme şekline bağlıdır. Bazen stres, beslenme yetersizlikleri ve diğer yaşam tarzı faktörleri melanin üretimini durdurabilir. Bu sorunlar tersine çevrildiğinde melanin geri kazanılabilir. Çoğu durumda, grileri görmeye başladığınız yaş ve bunların kapsamı genleriniz tarafından kontrol edilir. Genetik olarak beyazlayan saçlar geri döndürülemez. Bununla birlikte, saç beyazlaması için doğal yöntemler ve ürünleri tercih edin, aralarından seçim yapabileceğiniz çok sayıda saç ürünü ve boya vardır.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum40
-
Mirage • 1 yıl 7 ay önce •Üye20 yaşında saç dökülmesi neden olur aşırı derecede dökülmeler normal mi, bu sorunun cevabını verebilmek için doktora muayene olmak gerekir. Altta yatan sebep eğer belirli bir eksiklikten yada hastalıktan dolayı...Devamını Oku20 yaşında saç dökülmesi neden olur aşırı derecede dökülmeler normal mi, bu sorunun cevabını verebilmek için doktora muayene olmak gerekir. Altta yatan sebep eğer belirli bir eksiklikten yada hastalıktan dolayı kaynaklanmıyorsa genelde genetik yatkınlık olduğu anlaşılabilir. Genç yaşlarda başlayan 18, 19, 20'li yaşlarda saç dökülmesi normal bir durum olabilir. Saç dökülmesi, genellikle kalıtımsal faktörler, hormonel değişiklikler, stres, sağlıksız beslenme, yanlış saç bakımı veya bazı sağlık sorunları gibi çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir. Genellikle erkeklerde genetik saç dökülmesi olarak bilinen erkek tipi kellik (androjenetik alopesi) 20'li yaşlarda başlayabilir. Bu durumda saç çizgisi geriye doğru çekilebilir veya tepe bölgesinde seyrelme ve saç kaybı görülebilir. Kadınlarda da saç dökülmesi hormonel değişiklikler veya genetik faktörlerden kaynaklanabilir. Ancak, her bireyin saç dökülmesi deneyimi farklı olabilir. Bazı insanlar daha erken yaşlarda saç dökülmesi yaşarken, bazıları için bu süre daha ileri yaşlarda başlayabilir. Eğer saç dökülmeniz normalden daha fazla ve belirginse veya endişe verici boyutta ise, bir dermatoloğa veya saç uzmanına danışmanızda fayda vardır. Genç yaşta saç dökülmesi neden olur? Genç yaşta saç dökülmesinin birkaç olası nedeni vardır. İşte genç yaşta saç dökülmesinin yaygın nedenleri: Genetik faktörler belirleyici unsurdur. Ailede saç dökülmesi sorunu varsa, genetik olarak saç dökülmesine yatkınlık olabilir. Erkeklerde genetik saç dökülmesi olarak bilinen erkek tipi kellik (androjenetik alopesi) en yaygın genetik saç dökülmesi türüdür. Hormonal değişiklikler en temel sebeplerden biridir. Hormon seviyelerindeki değişiklikler saç dökülmesine yol açabilir. Gençlerde ergenlik dönemindeki hormonal dalgalanmalar veya hormonal dengeyi etkileyen diğer faktörler saç dökülmesine neden olabilir. Sağlık sorunları dökülmeleri artırabilir. Bazı sağlık sorunları saç dökülmesine yol açabilir. Örneğin, tiroid problemleri, hormonal dengesizlikler, cilt hastalıkları veya bağışıklık sistemi hastalıkları saç dökülmesine neden olabilir. Stres faktörü dökülmeyi tetikler. Yoğun veya uzun süreli stres saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Stres, saç döngüsünü etkileyerek daha fazla saçın dinlenme veya dökülme evresine geçmesine neden olabilir. Yanlış saç bakımı dökülmeye neden olabilir. Agresif kimyasal işlemler, sıkı saç toplamaları, sık saç şekillendirme veya ısı ile şekillendirme gibi yanlış saç bakımı yöntemleri saçı zayıflatabilir ve saç dökülmesine neden olabilir. Saç dökülmesi genç yaşta rahatsızlık verici olabilir, bu yüzden erken yaşlarda neyin sebep olduğunu öğrenmek daha sonra uygun tedaviye başlamak çok önemlidir.Daha Az Göster3 Yazar3 Yorum79
-
Chemist • 1 yıl 7 ay önce •ÜyeSaçların yanlardan açılması birçok farklı sebebe bağlı olabilir. Bu nedenle sorunun kökenini belirlemek için bir uzmana danışmanızda fayda var. Ancak genel olarak, saçların yanlardan açılmasını önlemek için aşağıdaki adımları takip...Devamını OkuSaçların yanlardan açılması birçok farklı sebebe bağlı olabilir. Bu nedenle sorunun kökenini belirlemek için bir uzmana danışmanızda fayda var. Ancak genel olarak, saçların yanlardan açılmasını önlemek için aşağıdaki adımları takip edebilirsin: 1. Saç bakımına dikkat edin, saçını düzenli olarak yıkamak ve nemlendirmek önemlidir. Saç tipine uygun şampuan ve saç kremi kullanarak saçını güçlendirebilir ve nem dengesini koruyabilirsin. Ayrıca saç maskeleri veya saç yağları kullanarak saçlarını besleyebilirsin. 2. Isı şekillendiricileri azaltmanız gerekir, saçını sık sık düzleştirici, maşa veya fön gibi ısı şekillendiricilerle işlem görmekten kaçınmak saçların zarar görmesini engeller. Isı saçları kurutabilir ve zayıflatabilir, bu da yanlardan açılmaya neden olabilir. Eğer ısı şekillendiricileri kullanman gerekiyorsa, saç koruyucu sprey veya serum kullanarak saçlarını korumayı unutma. 3. Saçlarına nazik davranın, saçlarını taramak veya şekillendirmek için agresif olmamaya çalış. Saçları sertçe tararken veya sıkı saç modelleri yaparken saç köklerini zayıflatabilir ve saçların yanlardan açılmasına neden olabilirsin. Saçlarını tararken geniş dişli bir tarak veya saç fırçası kullanarak nazik hareketlerle tarayabilirsin. 4. Sağlıklı bir beslenmeye özen gösterin, sağlıklı bir beslenme düzeni, saçlarının genel sağlığını etkiler. Dengeli bir beslenme ile vücuduna gerekli olan vitaminler, mineraller ve proteinleri alarak saçların güçlenir. Sağlıklı bir diyet içinde yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve protein kaynaklarına yer vermek önemlidir. 5. Stresi yönetin, stres saç sağlığını olumsuz etkileyebilir ve saç dökülmesine neden olabilir. Stresi yönetmek için yoga, meditasyon, egzersiz veya hobiler gibi rahatlama tekniklerini deneyebilirsin. Ayrıca yeterli uyku almak da stresi azaltmanı ve saç sağlığını iyileştirmeni destekler. Bu adımlar, saçlarının yanlardan açılmasını engellemene yardımcı olabilir. Ancak, saç sorunları genellikle kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Saçların yanlardan açılması neden olur? Evet, saçların yanlardan açılması normal olabilir. Saçlarımızın doğal olarak belirli bir yönde büyüme eğilimi vardır ve bazen bu nedenle saçlar yanlardan açılabilir. Bu genellikle saçın doğal yapısıyla ilgili bir durumdur ve endişe edilecek bir durum değildir. Ancak, saçların aşırı derecede yanlardan açılması, saç kaybı veya saç incelmesi belirtileriyle birlikteyse, bu durum altında yatan başka sorunlar olabilir. Saç dökülmesi, hormonal değişiklikler, beslenme eksiklikleri, stres, sağlık sorunları veya saçı zararlı şekilde işlemek gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Eğer saçlarının yanlardan açılmasıyla ilgili endişelerin varsa, bir dermatolog veya uzman bir saç uzmanına danışmak iyi bir fikir olacaktır. Uzman, saçınızın durumunu değerlendirip, uygun tedavi veya bakım önerileri sunabilir. Şakaklarda açılma nedenleri Şakaklarda saç dökülmesi genellikle erkek tipi kellik olarak bilinen androgenetik alopesi olarak adlandırılan bir durumla ilişkilidir. Bu durum, genetik yatkınlık, hormonal değişiklikler ve yaşlanma süreciyle ilişkilidir. Ancak şakaklarda saç dökülmesi için diğer olası nedenler şunlar olabilir: 1. Androgenetik Alopesi tipi, genetik faktörler en yaygın şakak saç dökülmesi nedenidir. Saç dökülmesi, testosteron hormonunun dihidrotestosterona (DHT) dönüşmesi sonucu saç köklerinin zayıflaması ve incelmesiyle meydana gelir. 2. Yoğun stres, saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Stres, saç foliküllerinin uyku dönemine girmesine neden olarak saç dökülmesini tetikleyebilir. 3. Yanlış beslenme düzeni, dengesiz bir beslenme, vücudun saç sağlığını olumsuz etkileyebilir. Sağlıklı saç büyümesi için vitamin, mineral ve proteinlerin yeterli miktarda alınması önemlidir. Beslenme eksiklikleri saç dökülmesine neden olabilir. 4. Saç bakımı hataları kaynaklı, saçları sürekli olarak sıkı şekillerde tutmak (örneğin at kuyruğu veya örgü), saç köklerine ve saç tellerine aşırı gerilme uygulayarak saç dökülmesine neden olabilir. 5. Saç ürünleri ve kimyasal işlemler, yanlış veya aşırı kullanılan saç ürünleri, saç derisinde tahrişe ve saç dökülmesine yol açabilir. Aynı şekilde, aşırı kimyasal işlemler (örneğin perma, düzleştirme veya ağartma) saçların zayıflamasına ve dökülmesine neden olabilir. 6. Sağlık sorunları neden olabilir, şakaklarda saç dökülmesi bazen hormonal bozukluklar, tiroid hastalıkları, saç derisi enfeksiyonları veya başka ciddi sağlık sorunlarına bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Eğer şakaklarda saç dökülmesi yaşıyorsan ve endişelerin varsa, bir dermatolog veya saç uzmanına başvurmanı öneririm. Uzman, saç dökülmesinin nedenini değerlendirebilir ve uygun tedavi seçeneklerini önerebilir.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum58
-
lusyus • 1 yıl 7 ay önce •ÜyeSaçta genç yaşta seyrelme olması normal mi, bu soruya evet diyebilriz, saçlarda seyrelme bazı durumlarda normal bir süreç olabilir. Saç dökülmesi ve seyrelme genellikle yaşlanmanın doğal bir parçasıdır ve çoğu...Devamını OkuSaçta genç yaşta seyrelme olması normal mi, bu soruya evet diyebilriz, saçlarda seyrelme bazı durumlarda normal bir süreç olabilir. Saç dökülmesi ve seyrelme genellikle yaşlanmanın doğal bir parçasıdır ve çoğu insanın hayatının bir noktasında karşılaştığı bir durumdur. Saç dökülmesi, hormonal değişiklikler, genetik faktörler, stres, beslenme eksiklikleri, bazı ilaçlar veya tıbbi durumlar gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Ancak, saçta belirgin bir seyrelme veya aşırı dökülme yaşanıyorsa, altında yatan başka bir sorun olabilir. Saç dökülmesinin şiddetli veya aniden oluşması, saç derisinde tahriş veya kaşıntı, yuvarlak lekeler veya saç çizgisinde belirgin bir gerileme gibi belirtiler varsa, bir dermatolog veya uzmana danışmak önemlidir. Bu belirtiler, altta yatan bir tıbbi durumu veya saç kaybının farklı bir nedenini gösterebilir. Saçlar neden seyrelir? Saçların seyrelmesi birkaç farklı faktörden kaynaklanabilir. İşte saç seyrelmesinin yaygın nedenlerinden bazıları: Ailesel saç dökülmesi veya androgenetik alopesi olarak bilinen durum, en yaygın saç seyrelmesi nedenidir. Bu durum, kalıtımsal olarak geçen genler nedeniyle saç foliküllerinin zamanla incelmesi ve zayıflaması sonucu oluşur. Erkeklerde, saç dökülmesi genellikle şakaklarda ve tepede ilerlerken, kadınlarda genellikle saçın üst kısmında seyrelme görülür. Hormon seviyelerindeki değişiklikler, saç dökülmesine neden olabilir. Özellikle kadınlarda, hamilelik, doğum sonrası dönem, menopoz gibi hormonal değişiklikler saç seyrelmesine yol açabilir. Erkeklerde ise testosteron hormonunun dihidrotestosterona dönüşmesi saç foliküllerini etkileyerek saç dökülmesine neden olabilir. Şiddetli stres durumları, vücutta hormonal değişikliklere yol açabilir ve bu da saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Stres altında, saç foliküllerinin büyüme döngüsü bozulabilir ve daha fazla saç dökülmesi gözlemlenebilir. Bazı sağlık sorunları ve tıbbi durumlar, saç seyrelmesine neden olabilir. Örneğin, tiroid bozuklukları, hormonal dengesizlikler, demir eksikliği anemisi, otoimmün hastalıklar ve saç derisi enfeksiyonları saç dökülmesine katkıda bulunabilir. Yanlış beslenme tarzı sağlıksız beslenme, yetersiz besin alımı ve vitamin eksiklikleri saç sağlığını etkileyebilir ve saç seyrelmesine neden olabilir. Özellikle demir, çinko, B vitaminleri ve protein gibi besin maddeleri saçların sağlıklı büyümesi için önemlidir. Bu faktörler saç seyrelmesine katkıda bulunabilir, ancak her bireyin durumu farklı olabilir. Eğer saç seyrelmesi veya aşırı saç dökülmesi yaşıyorsanız, bir dermatolog veya uzmana danışmak önemlidir. Uzmanlar, saç seyrelmesinin nedenini belirleyebilir ve size uygun tedavi seçenekleri hakkında bilgi verebilir. Vitamin eksikliği saç seyrelmesi yapar mı? Evet, vitamin eksikliği saç seyrelmesine katkıda bulunabilir. Sağlıklı saç büyümesi için çeşitli vitamin ve minerallere ihtiyaç vardır. İşte bazı önemli vitaminler ve mineraller ve saç sağlığı üzerindeki etkileri: Demir eksikliği, saç dökülmesine neden olabilir. Demir, saç foliküllerinin güçlü kalmasını ve sağlıklı saç üretimini destekler. Demir eksikliği anemisi olan kişilerde saç dökülmesi sıkça görülür. Biotin (B7 vitamini), niasin (B3 vitamini), folik asit (B9 vitamini) gibi B vitaminleri, saç sağlığı için önemlidir. Biotin eksikliği, saçın zayıflamasına ve saç dökülmesine yol açabilir. Niasin ve folik asit de sağlıklı saç büyümesi için gereklidir. C vitamini, saç foliküllerinin güçlenmesine ve kollajen üretimine yardımcı olur. Antioksidan özellikleri sayesinde saçı serbest radikallerin zararlı etkilerine karşı korur. Çinko, saç foliküllerinin sağlıklı kalmasını ve saç üretimini destekler. Çinko eksikliği, saç dökülmesine ve saçın zayıflamasına neden olabilir. E vitamini, saç derisindeki kan dolaşımını artırarak saç foliküllerini besler. Antioksidan özellikleri sayesinde saçı serbest radikallerin zararlı etkilerine karşı korur. Bu vitamin ve minerallerin eksikliği, saçın zayıflamasına, seyrelmesine ve dökülmesine katkıda bulunabilir. Ancak, her bireyin durumu farklı olduğu için, saç sağlığına etki eden diğer faktörler de dikkate alınmalıdır. Beslenme düzeninizi gözden geçirerek ve gerektiğinde bir sağlık uzmanıyla görüşerek vitamin eksikliklerini tespit etmek ve düzeltmek önemlidir. Saç sağlığınızı desteklemek için dengeli bir beslenme alışkanlığına sahip olmak ve gerektiğinde vitamin takviyeleri almak faydalı olabilir.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum45
-
Hakan • 1 yıl 7 ay önce •ÜyeSaç derisinde bu tip rahatsızlıkların oluşmasında birkaç farklı nedenden vardır. Genellikle mantar enfeksiyonları, sivilce, kıl kökü iltihabı, şampuanlar, stres gibi nedenler sebep olabilmektedir. Saç derisinde mantar enfeksiyonları, kaşıntı, kızarıklık, yara...Devamını OkuSaç derisinde bu tip rahatsızlıkların oluşmasında birkaç farklı nedenden vardır. Genellikle mantar enfeksiyonları, sivilce, kıl kökü iltihabı, şampuanlar, stres gibi nedenler sebep olabilmektedir. Saç derisinde mantar enfeksiyonları, kaşıntı, kızarıklık, yara ve kabuklanma gibi belirtilere neden olabilir. Mantar enfeksiyonları genellikle tinea capitis veya seboreik dermatit gibi durumlarla ilişkilidir. Deride egzama varlığı kabuklanma yapabilir. Saç derisindeki egzama, inflamasyona bağlı olarak yara ve kabuklanmaya neden olabilir. Egzama genellikle kuru, kızarık ve kaşıntılı bir ciltle ilişkilidir. Psoriasis, bağışıklık sistemi ile ilişkili bir cilt hastalığıdır. Saç derisindeki psoriasis, kırmızı lezyonlar, kalınlaşmış deri plakları, yara ve kabuklanma ile karakterizedir. Deri iltihabı enfeksiyona sebep verebilir. Saç derisindeki iltihaplanma, örneğin folikülit veya akne gibi durumlarda oluşabilir. Bu durumlar saç foliküllerinin enfeksiyonu veya iltihaplanması sonucu yaralar ve kabuklanma ile sonuçlanabilir. Saç derisindeki aşırı kuru cilt, yaraların oluşmasına ve kabuklanmaya yol açabilir. Kuruluk, saç derisinde tahrişe ve çatlaklara neden olabilir. Kontakt dermatit veya alerjik dermatit gibi deri reaksiyonları, saç derisinde yara ve kabuklanmaya neden olabilir. Bu durumlar genellikle cilde temas eden bir alerjene veya tahriş edici maddeye maruz kalmanın bir sonucudur. Eğer saç derinizde yara ve kabuklanma gibi belirtiler yaşıyorsanız, bir dermatoloğa danışmanız önemlidir. Doktorunuz doğru teşhisi koyabilir ve uygun tedavi seçeneklerini önerebilir. Saç derisinde pullanma ve kaşıntı nasıl geçer? Saç derisindeki pullanma ve kaşıntıyı hafifletmek veya geçirmek için aşağıdaki önlemleri denemeniz yararlı olabilir. Çay ağacı yağı çok az miktarda zeytinyağı ile karıştırılıp doğrudan saçlı deriye masaj yapılır yada şampuan içine 10- 20 damla çay ağacı yağı eklenerek de kullanılabilir. Limon otu yağıda etkili olabilir. Limon otu yağı da kepek ve saçlı deri kaşıntısı için etkili olabilir. Saç derisini düzenli olarak yıkamak, ölü deri hücrelerini ve birikmiş yağı temizlemeye yardımcı olur. Ancak, agresif şampuanlar ve sıcak su kullanmaktan kaçınmalısınız, çünkü bu durum saç derisini daha da kurutabilir. Hafif ve doğal içerikli bir şampuan tercih edin ve ılık suyla yıkama yapın. Saç derisini nemlendirici bir ürünle düzenli olarak beslemek önemlidir. Saç derisini nemlendiren doğal içeriklere sahip olan özel saç serumları veya losyonlar kullanabilirsiniz. Bunları saç derisine masaj yaparak uygulayın. Saç derisine doğal yağlar uygulamak, nemlendirme sağlayabilir ve kaşıntıyı hafifletebilir. Hindistan cevizi yağı, badem yağı, jojoba yağı veya zeytinyağı gibi doğal yağları saç derisine hafifçe masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Ancak, yağları fazla kullanmamaya dikkat edin, çünkü aşırı yağlılık sorunlara neden olabilir. Seboreik dermatit gibi özel durumlar için geliştirilmiş şampuanları deneyebilirsiniz. Bu tür şampuanlar, mantar enfeksiyonunu azaltmaya yardımcı olabilir ve saç derisindeki pullanmayı ve kaşıntıyı hafifletebilir. Doktorunuza danışarak bu tür şampuanların kullanımı hakkında bilgi alabilirsiniz. Saç derinize temas eden alerjenlere veya tahriş edici maddelere dikkat etmek önemlidir. Örneğin, bazı şampuan, saç spreyi veya stil ürünleri ciltte reaksiyonlara neden olabilir. Bunları kullanmadan önce içeriklerini kontrol edin ve mümkünse hassas ciltler için formüle edilmiş ürünleri tercih edin. Beslenmeye dikkat etmeniz önemlidir. Sağlıklı bir beslenme, saç derisi ve genel cilt sağlığı için önemlidir. Omega-3 yağ asitleri, B vitaminleri, çinko ve E vitamini gibi besin maddeleri saç derisi sağlığını destekler. Bu besinleri içeren balık, ceviz, badem, yeşil yapraklı sebzeler, tam tahıllar ve meyveleri diyetinize ekleyin. Kafada kabuklu kepek neden olur? Saç derisinin yeterince hava alamaması, nemsiz ve kuru kalması kabuklu köpeklere neden olabilir. Saçlarınızı çok sıcak suyla yıkamanız, kimyasal içerikli saç ürünlerini sıkça kullanmak kepek yapabilir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum47
-
Lemos • 1 yıl 6 ay önce •ÜyeKortizon genellikle kortikosteroid olarak da adlandırılan bir tür steroid hormonudur. Tıbbi tedavide, kortizon veya kortikosteroidler, vücudun doğal kortizol hormonunun yapısını taklit eden sentetik ilaçlardır. Kortizon, çeşitli iltihaplı durumları ve hastalıkları...Devamını OkuKortizon genellikle kortikosteroid olarak da adlandırılan bir tür steroid hormonudur. Tıbbi tedavide, kortizon veya kortikosteroidler, vücudun doğal kortizol hormonunun yapısını taklit eden sentetik ilaçlardır. Kortizon, çeşitli iltihaplı durumları ve hastalıkları tedavi etmek için kullanılır, ancak uzun süreli kullanımı veya aniden kesilmesi bazı yan etkilere neden olabilir. Kortizon bırakıldıktan sonra ortaya çıkabilecek bazı yaygın yan etkiler şunlardır: Adrenal Yetmezlik: Uzun süreli kortizon kullanımı, vücudun kendi kortizol üretimini azaltabilir. Kortizon aniden kesildiğinde veya doz hızla azaltıldığında, adrenal bezlerin yeterince kortizol üretememesi nedeniyle adrenal yetmezlik meydana gelebilir. Bu durum, yorgunluk, zayıflık, bulantı, kusma, düşük tansiyon ve ciltte renk değişikliği gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Kilo Alma: Kortizon, vücutta sıvı birikimine ve iştahın artmasına neden olabilir. Bu da kilo alımına yol açabilir, özellikle yüz, boyun, gövde ve karın bölgelerinde yağ birikimine sebep olabilir (bu duruma "kortizon bölgesel yağlanma" denir). Kemik Problemleri: Uzun süreli kortizon kullanımı, kemik yoğunluğunda azalmaya ve osteoporoz riskinde artışa yol açabilir, bu da kemik kırıklarına neden olabilir. Kas Zayıflığı: Kortizon, kas kütlesinde azalmaya ve kas gücünde düşüşe neden olabilir. Cilt Sorunları: Kortizon bırakıldıktan sonra ciltte akne, kızarıklık ve ciltte incelme gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Saç Dökülmesi: Kortizon saç dökülmesi yapar mı, bazı durumlarda hafif derecede geçici saç dökülmesi yaptığı yorumlarda bildirilmiştir. Ancak bu durum herkeste olmayabilir. Duygusal Değişiklikler: Kortizonun ani kesilmesi veya azaltılması bazı insanlarda duygusal dalgalanmalara ve ruh hali değişikliklerine neden olabilir. Şeker Düzeyinde Yükselme: Kortizon, kan şekerini artırabilir, bu nedenle şeker hastalığı olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Yukarıdaki yan etkiler, herkes için geçerli olmayabilir ve bireyler arasında farklılık gösterebilir. Kortizonun kullanımı ve bırakılması konusunda her zaman doktorunuzla iletişim kurmanız önemlidir. İlaçlarda kortizon ne için kullanılır? Kortizon, kortikosteroid adı verilen bir ilaç grubuna aittir ve vücutta doğal olarak bulunan kortizon hormonuna benzer etkilere sahiptir. Kortizonun kullanımı, bir dizi tıbbi durumu tedavi etmek veya semptomları kontrol altına almak için yaygın olarak yapılır. Bazı temel kullanım alanları şunlardır: İltihaplı Hastalıklar: Kortizon, vücuttaki iltihabı azaltarak ve bağışıklık sistemini baskılayarak çeşitli iltihaplı hastalıkların tedavisinde kullanılır. Bu hastalıklar arasında romatoid artrit, lupus, astım, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi otoimmün hastalıklar bulunur. Allerjik Reaksiyonlar: Kortizon, şiddetli alerjik reaksiyonlarda ve anafilaksi durumlarında kullanılır. Alerjik reaksiyonları bastırarak şişme, kızarıklık ve kaşıntı gibi semptomları hafifletir. Cilt Sorunları: Egzama, sedef hastalığı ve alerjik cilt reaksiyonları gibi cilt sorunlarının tedavisinde kortizonlu krem veya merhemler kullanılır. Solunum Yolu Sorunları: Kortizon, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi solunum yolu sorunlarının tedavisinde ve akciğerlerin şişmesini azaltmak için kullanılabilir. Organ Nakli: Organ nakli sonrasında vücuttaki bağışıklık tepkisini baskılamak ve doku reddini önlemek için kortizon kullanılabilir. Önemli not: Kortizon ilaçları güçlü etkilere sahiptir ve uzun süreli kullanımlarda bazı yan etkileri olabilir. Bu nedenle, kortizon tedavisi uzman doktor tarafından reçete edilmeli ve düzenli olarak takip edilmelidir. Kortizon iğnesi ne işe yarar? Kortizon iğnesi, kortikosteroid adı verilen bir ilaç grubuna aittir ve vücutta doğal olarak bulunan kortizon hormonunun sentetik bir versiyonunu içerir. Kortizon iğnesi, çeşitli tıbbi durumların tedavisinde kullanılır ve genellikle aşağıdaki amaçlarla kullanılır: İltihaplı Hastalıkların Tedavisi: Kortizon iğneleri, eklem iltihapları, romatoid artrit, bursit ve tendon iltihapları gibi iltihaplı hastalıkların tedavisinde kullanılır. İğne, iltihabı hızla azaltmaya yardımcı olur ve ağrıyı hafifletir. Alerjik Reaksiyonların Tedavisi:Kortizon iğneleri, şiddetli alerjik reaksiyonlar, anafilaksi veya ciddi alerjik cilt durumlarında kullanılır. Alerjenlere karşı vücuttaki aşırı tepkiyi baskılayarak semptomların hafiflemesine yardımcı olur. Omurga ve Bel Ağrısının Tedavisi: Bel ve boyun bölgesindeki inflamasyon ve sinir köklerine baskı nedeniyle ortaya çıkan ağrıları tedavi etmek için kortizon iğneleri kullanılabilir. Cilt Sorunları: Kortizon iğneleri, şiddetli cilt durumları ve alerjik reaksiyonlara bağlı cilt problemlerinin tedavisinde kullanılabilir. Kas Rahatsızlıkları: Kortizon iğneleri, kas yaralanmaları, kas spazmları ve tendon yaralanmaları gibi kas ve bağ doku sorunlarının tedavisinde etkili olabilir. Kortizon iğneleri, tedavi edilecek duruma ve hastanın sağlık durumuna bağlı olarak farklı dozlarda ve sıklıklarda uygulanır. Bu iğneler, semptomların hızlı bir şekilde kontrol altına alınması ve hastanın diğer tedavilere daha iyi yanıt vermesi için kullanılabilir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum52
-
Hakan • 1 yıl 1 ay önce •ÜyeSeboreik dermatit neden olur, nasıl geçer, bu rahatsızlık, genellikle cilt üzerindeki yağ bezlerinin aşırı aktivitesi ve cilt üzerindeki mantar, özellikle Malassezia türleri, ile ilişkilidir. Bu durum genetik faktörlere, stres, hormonal...Devamını OkuSeboreik dermatit neden olur, nasıl geçer, bu rahatsızlık, genellikle cilt üzerindeki yağ bezlerinin aşırı aktivitesi ve cilt üzerindeki mantar, özellikle Malassezia türleri, ile ilişkilidir. Bu durum genetik faktörlere, stres, hormonal değişiklikler, immün sistem zayıflığı veya belirli sağlık koşulları gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak ortaya çıkabilir. Temelde, ciltteki yağlanma ve mantar aktivitesindeki artış nedeniyle ciltte kızarıklık, pullanma ve kaşıntı gibi belirtiler görülür. Tedavi genellikle özel şampuanlar, kremler ve bazen oral ilaçlar kullanılarak yapılır. Seboreik dermatit belirtileri nelerdir? Seboreik dermatitin belirtileri şunları olabilir: Kepeklenme: Beyaz veya sarı renkte pulların saç derisinde veya giysilerde görülmesi. Kızarıklık: Saç derisinde veya yüzde kızarıklık ve iltihaplanma. Kaşıntı: Ciltte şiddetli kaşıntı, bazen yanma hissi. Yağlı Cilt: Saç derisinde yağlı hissedebilir, saçlar yapışkan veya yağlı görünebilir. Skalp Kabukları: Saç derisinde kalın, sarımsı veya kahverengi kabukların oluşması. Cilt Soyulması: Kaşınma sonucu ciltte soyulma. Bu belirtiler genellikle periyodik olarak ortaya çıkar ve kötüleşebilir, ardından düzelme dönemleriyle takip edilebilir. Sık Sorulan Sorular “Sık Sorulan Sorular (SSS)” başlığı altında, kullanıcıların sıkça sorduğu sorulara yanıtları aşağıda listelenmiştir. Bu bölüm, kullanıcıların ihtiyaç duydukları bilgilere hızlı ve kolay bir şekilde erişmelerini sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Aşağıda, seboreik dermatitle ilgili en sık sorulan soruları ve bunlara verilen yanıtları bulabilirsiniz. Eğer burada yanıtını bulamadığınız bir sorunuz varsa, konudan sorularınızı sorabilirsiniz. Seboreik dermatit nasıl geçer? Seboreik dermatit, genellikle saçlı deride ve yüzde kızarıklık, pullanma, kaşıntı ve bazen kabuklanma ile kendini gösteren kronik bir cilt rahatsızlığıdır. Seboreik dermatitin tam olarak nedeni bilinmemektedir, ancak stres, hormonal değişiklikler, genetik yatkınlık, bazı mantar enfeksiyonları ve cilt yağlarındaki artış gibi faktörlerin bir kombinasyonuyla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Seboreik dermatiti hafifletmek ve semptomları azaltmak için aşağıdaki önlemleri alabilirsiniz: Düzenli temizlik: Saçlı deriyi ve yüzü, mümkünse günlük olarak hafif bir şampuan veya temizleyici ile temizleyin. Şiddetli seboreik dermatit durumunda, doktorunuz daha güçlü bir ilaç içeren bir şampuan önerebilir. Doğru şampuan seçimi: Seboreik dermatitte, anti-seboreik veya antifungal özelliklere sahip bir şampuan kullanmak faydalı olabilir. Ketoconazole, pyrithione çinko, climbazol, salisilik asit veya selenyum sülfür içeren şampuanlar önerilebilir. Nemlendirme: Nemlendirici kullanarak cildinizi nemli tutun. Krem veya losyon şeklindeki nemlendiriciler, cildinizi yumuşatır ve kaşıntıyı azaltabilir. Parfümsüz, hipoalerjenik ürünleri tercih etmek önemlidir. Steroid kremler: Doktorunuzun yönlendirmesiyle, hafif seboreik dermatit durumunda kortikosteroid içeren topikal kremler kullanabilirsiniz. Ancak uzun süreli kullanımda yan etkileri olabileceğinden, doktorunuzun talimatlarına uyun. Güneş koruması: Güneşe maruz kalırken koruyucu bir şapka veya şapka kullanın ve güneşten koruyucu bir krem sürün. Güneş yanığı, seboreik dermatit semptomlarını artırabilir. Sağlıklı yaşam tarzı: Stresin seboreik dermatit semptomlarını tetikleyebileceği düşünülmektedir. Stresi yönetmek için uygun yöntemler arayın, sağlıklı bir beslenme düzeni uygulayın ve düzenli egzersiz yapın. Dermatolog Takibi: Profesyonel bir dermatologla düzenli takip ve tedavi planını sürdürmek. Seboreik dermatit genellikle kronik bir durumdur ve tedavi semptomları kontrol altına almayı hedefler. Ancak tedaviler semptomları tamamen ortadan kaldırmayabilir. Eğer semptomlarınız şiddetlenirse veya tedavilere yanıt vermezseniz, bir dermatologa danışmanız önemlidir. Seboreik dermatit hangi vitamin eksikliğinde görülür? Seboreik dermatitin belirli bir vitamin eksikliği ile doğrudan ilişkilendirilmiş bir nedeni yoktur. Ancak, bazı araştırmalar vitamin ve minerallerin cilt sağlığı üzerindeki etkilerini incelemiştir. Örneğin, B vitaminleri, özellikle düşük çinko, B2, B3, B6, Biotin (B7) ve B12'nin cilt sağlığı üzerinde önemli rol oynadığı düşünülmektedir. Ancak, seboreik dermatitin ana nedenleri genellikle genetik faktörler, stres, hormonal değişiklikler, bağışıklık sistemi problemleri ve ciltteki yağ üretiminin artması gibi faktörlere dayanır. Seboreik dermatite doğal yöntemlerden ne iyi gelir? Seboreik dermatit belirtilerini hafifletmeye yardımcı olabilecek bazı doğal yöntemler şunlardır: 1. Çay Ağacı Yağı: Anti-enflamatuar ve antifungal özelliklere sahiptir. Ancak, doğrudan cilde uygulamadan önce taşıyıcı yağ ile seyreltilmelidir. 2. Aloe Vera Jeli: Cildi yatıştırabilir ve iltihaplanmayı azaltabilir. Saf aloe vera jeli kullanmak önemlidir. 3. Bal: Doğal antibakteriyel özelliklere sahiptir. Ancak, yüzeyde bırakılmadan önce cilde ince bir tabaka halinde uygulanmalıdır. 4. Probiyotik Gıdalar: Bağırsak sağlığını destekleyerek cilt sağlığını olumlu yönde etkileyebilir. Yoğurt, kefir gibi probiyotik içeren gıdalar tüketilebilir. 5. Hindistancevizi Yağı: Cildi nemlendirebilir ve antifungal özelliklere sahip olabilir. Ancak, herhangi bir alerji durumunu göz önünde bulundurmalısınız. Bunlar destekleyici önlemler olabilir, ancak seboreik dermatit tedavisi için en uygun yaklaşım bir dermatolog tarafından belirlenen özel bir plana dayanmalıdır. Seboreik dermatit kendiliğinden geçer mi? Seboreik dermatit genellikle kronik bir durumdur ve kendiliğinden tamamen geçmez. Ancak, uygun tedavi ve bakım ile belirtileri kontrol altına alınabilir ve remisyon dönemleri uzatılabilir. İyi hijyen uygulamaları, özel şampuanlar, kremler ve dermatolog önerilerine uyum, belirtileri hafifletebilir veya ortadan kaldırabilir. Her bireyin durumu farklıdır, bu nedenle bir kişiden diğerine geçiş süreci değişebilir. Sürekli takip, tedavi planına uyum ve dermatolog önerilerine dikkat etmek, seboreik dermatitin etkilerini azaltmada önemli rol oynar. Bebeklerde seboreik dermatit neden olur, nasıl geçer ve ne zaman geçer? Bebeklerde seboreik dermatit, hipersebore ve Malassezia cinsi bir mayanun çoğalmasından kaynaklanır. Bu durum çok ciddi olmaz uyhun tedavi yada sebep olan etkenler ortadan kalktığı zaman geçer. Bebeklerde seboreik dermatiti hafifletmek için şu adımları düşünebilirsiniz: Nazik Temizlik: Bebeğin saç derisini ve cildini nazikçe temizleyin. Özel bebek şampuanları kullanın ve cildi aşırı kurulamaktan kaçının. Yumuşak Kafa Fırçası: Seboreik dermatitin olduğu alanlarda bebeğin saç derisini, bir yumuşak kafa fırçası ile nazikçe fırçalayın. Bu, kabuklanmayı ve pul pul dökülmeyi azaltabilir. Nemlendirici Krem: Hafif, bebek cildi için uygun nemlendirici kremler kullanabilirsiniz. Ancak, doktorunuza danışmadan önce herhangi bir ürünü kullanmaktan kaçının. Giysi Seçimi: Bebeğin giysilerini pamuklu ve yumuşak malzemelerden seçmeye özen gösterin. Sentetik malzemeler cildi tahriş edebilir. Doktora Danışma: Şiddetli durumlarda veya belirtiler devam ederse, bir çocuk doktoruna veya dermatologa başvurun. Profesyonel bir değerlendirme ve tedavi planı önemlidir. Seboreik dermatit nedeniyle dökülen saçlar tekrar çıkar mı? Eğer seboreik dermatit nedeniyle saç dökülmesi yaşıyorsanız, tedavi ve durumun kontrol altına alınması durumunda saçların tekrar çıkma olasılığı vardır. Seboreik dermatitin neden olduğu saç dökülmesi genellikle geçici olabilir. Tedavi, genellikle özel şampuanlar, kremler ve diğer ilaçları içerebilir. Ayrıca, cilt sağlığını desteklemek ve tekrarlayan sorunları önlemek için düzenli bakım önlemleri almak da önemlidir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum39
-
Hakan • 1 yıl 8 ay önce •ÜyeSaçtaki sedef hastalığını yok etmek için uygun tedaviler uygulayarak iyileştirmek mümkündür. Sedef hastalığı cilt hücrelerinin hızla büyüyerek deri yüzeyinde kalın, kabuklu ve kırmızı lezyonlar oluşturduğu bir cilt rahatsızlığıdır. Bu rahatsızlık...Devamını OkuSaçtaki sedef hastalığını yok etmek için uygun tedaviler uygulayarak iyileştirmek mümkündür. Sedef hastalığı cilt hücrelerinin hızla büyüyerek deri yüzeyinde kalın, kabuklu ve kırmızı lezyonlar oluşturduğu bir cilt rahatsızlığıdır. Bu rahatsızlık için şampuanlar, hastalığının saçlı deri üzerindeki semptomlarını hafifletebilir ve kontrol altına alabilir, ancak tam bir tedavi sağlayamaz. Bu tür hastalığın tedavisi karmaşık olabilir ve bir dermatoloğun yönlendirmesiyle yapılmalıdır. Dermatologlar genellikle hastaların semptomlarını yönetmek için şampuanlar, kremler, losyonlar, ilaçlar ve diğer tedavi seçeneklerini birleştirirler. Sedef hastalığına hangi şampuan kullanılır? Bununla birlikte, bazı şampuanlar sedef hastalığının saçlı deri üzerindeki semptomlarını hafifletmek için kullanılabilir. İşte sedef hastalığı için önerilen bazı şampuan türleri: Salisilik Asit Şampuanı: Salisilik asit, sedef hastalığında kullanılan yaygın bir tedavi maddesidir. Saçlı derideki ölü deriyi temizlemeye yardımcı olur ve hücre yenilenmesini düzenleyebilir. Katran Şampuanı: Katran, sedef hastalığı semptomlarını hafifletmek için kullanılan bir bileşendir. Anti-enflamatuar ve antiproliferatif etkileri vardır. Katran şampuanları genellikle skalp üzerindeki pullanmayı, kaşıntıyı ve kızarıklığı azaltmaya yardımcı olur. Kortikosteroid Şampuanı: Bazı durumlarda, kortikosteroid içeren şampuanlar da doktor tarafından reçete edilebilir. Bunlar, saçlı derideki inflamasyonu azaltmak ve semptomları hafifletmek için kullanılır. Ancak, uzun süreli kullanımda yan etkileri olabilir, bu nedenle düzenli olarak bir doktorla iletişimde olmanız önemlidir. Ketokonazol şampuan: konazol normalde saç derisindeki mantar hastalığını tedavi etmek için kullanılır. Eğer sedef hastalığı aşırı kaşıntıya, kabuklanma ve kepeğe sebep oluyorsa 3 güne 2 kullanılabilir. Öte yandan, sedef hastalığına yönelik hangi şampuanın sizin için en uygun olduğunu belirlemek için bir dermatologa danışmanız önemlidir. Dermatolog, semptomlarınıza, cilt tipinize ve kişisel sağlık durumunuza dayanarak size en uygun tedaviyi önerebilir. Sadef hastalığı için doğal krem Sedef hastalığı saç dipleri, dirsek, bel çevresi, kasık, koltuk altı, diz, el ve tırnaklarda gibi bölgelerde görülme durumu daha fazladır. Sedef bakterisi nemli ortamları daha çok sever. İlgili bölgeleri mutlaka kuru tutmalı kaşıma yapmamanız gerekir. Sedef hastalığı beyaz kan hücrelerinin artmasına bağlı olarak ciltte döküntü ve iltihaplanmayla başlar. Sedef hastalığının olduğu deri kızarır, kabarır, kalınlaşır ve kızarır. Büyüdüğünde ise sedef renginde kabuk tabakasıyla kaplanmış olur. Sedef hastalığına ne iyi gelir ve nasıl geçer? Sedef hastalığı için spesifik bir tedavi bulunmamakla birlikte, semptomları hafifletmek ve kontrol altında tutmak için birkaç yöntem bulunmaktadır. Bu yöntemler arasında topikal tedaviler, fototerapi, oral ilaçlar ve yaşam tarzı değişiklikleri yer alabilir. Ancak, sedef hastalığı tedavisi kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirir ve bir dermatolog tarafından yönlendirilmelidir. Çay Ağacı Yağı Elma Sirkesi Zerdeçal Zeytinyağı Aloe Vera Epsom Tuzu Limon Suyu Hindistan Cevizi Yağı İbrahim Saraçoğlu Kürü Bu etken maddeler sedef hastalığı için iyileştirme etkileri vardır. Her birini ayrı ayrı kullanmanız gerekir. Yukarıdaki doğal çözümlerden bir çay kaşığı kadar sade olarak ilgili bölgeye ince bir tabaka halinde yayın hafifçe o ovalayın. Sedef olan bölgeyi kaşıma kesinlikle yapmamalısınız. Sedef olup olmadığı nasıl anlaşılır? Bu rahatsızlık belirtileri herkeste farkı seyredebilir. En sık görülen belirtiler beyaz renkli yoğun köpekler, şiddetli kaşıntı, sınırları belirli iri kabuklanmalar ve ağrılı kırmızılıların olmasıdır. Genelde koltuk altı, kollar, bacak iç bölgeleri, kafa derisi ve sırtta görülür. Kaşıntı oluşması durumunda kesinlikle el değilmemesi gerekiyor. Sedef hastalığı ilacı nedir? Siklosporin, metotreksat gibi kanser ilaçları, retinoik asit olarak bilinen A vitamini kremleri yada farklı formlar ve fumarat türevi ilaçlar, sedef hastalığı tedavisi kapsamında kullanılan sistemik ilaçlar arasında yer alır. Sedef ve egzama hangi vitamin eksikliğinden olur? Bu hastalığın ortaya çıkmasına sıklıkla D vitamini eksikliği olduğu belirtilmiştir. Sedef hastalığının tedavisinde D vitamini, Kalsiyum ve A vitamini uygulanmaktadır. Sedef ve egzama arasındaki fark nedir? Sedef ve egzama (atopik dermatit), cilt problemleri olmasına rağmen farklı hastalıklardır. İşte bazı temel farklar: 1. Nedenler: Sedef Hastalığı: Genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi sorunları gibi faktörlere bağlı olarak ortaya çıkar. Hücre döngüsü hızlanır, cilt hücreleri yüzeyde birikir ve pullanmalara neden olur. Egzama: Genetik faktörler, cilt bariyer fonksiyonundaki bozukluklar, alerjiler gibi nedenlere bağlı olarak ortaya çıkar. 2. Belirtiler: Sedef Hastalığı: Genellikle kırmızı lekeler ve gümüşi pullarla karakterizedir. Kaşıntı yaygındır. Egzama: Kaşıntılı, kızarıklıklar ve ciltte kabarcıklar içerebilir. Kaşınma sıklıkla belirgin bir özelliktir. 3. Yerleşim Yerleri: Sedef Hastalığı: Dizler, dirsekler, saç derisi, bel gibi bölgelerde sık görülür. Egzama: Eller, yüz, diz içleri ve dirsek içleri gibi bölgelerde ortaya çıkabilir. 4. Bulaşıcılık: Sedef Hastalığı: Bulaşıcı değildir, genetik ve bağışıklıkla ilgili bir durumdur. Egzama: Bulaşıcı değildir, genellikle çevresel ve genetik faktörlerle ilişkilidir. 5. Tedavi: Sedef Hastalığı: Topikal tedaviler, fototerapi, oral ilaçlar gibi yöntemler kullanılabilir. Egzama: Topikal kortikosteroidler, nemlendiriciler, antihistaminikler gibi tedavi seçenekleri bulunabilir. Her iki durumda da tanı ve tedavi bir dermatolog tarafından yönlendirilmelidir, çünkü doğru teşhis ve uygun tedavi önemlidir.Daha Az Göster11 Yazar10 Yorum84
-
Hakan • 1 yıl 7 ay önce •ÜyeSaç nezlesi nedir, nasıl tedavi edilir, genellikle saç köklerinde hassasiyet, ağrı, kaşıntı, iğne batma ve yanma hissi ile kendini gösteren bir rahatsızlıktır. Bu durum, özellikle saçların uzun süre ıslak kalması...Devamını OkuSaç nezlesi nedir, nasıl tedavi edilir, genellikle saç köklerinde hassasiyet, ağrı, kaşıntı, iğne batma ve yanma hissi ile kendini gösteren bir rahatsızlıktır. Bu durum, özellikle saçların uzun süre ıslak kalması veya sıkıca toplanması sonucu ortaya çıkabilir. Ellerinizi saçlarınızın arasından geçirdiğinizde saç köklerinde rahatsız edici şekilde ağrı oluşmasıyla kendini gösterir. Geçici olarak oluşur uygun bakım yapılmazsa ara ara tekrarlar. Saç Nezlesinin Nedenleri Saç nezlesinin en yaygın nedenleri arasında saçların yeterince kurutulmaması, sıkı saç modelleri ve bazı saç ürünlerine karşı alerjik reaksiyonlar bulunmaktadır. Ayrıca, düzensiz beslenme ve vitamin eksiklikleri de saç sağlığını etkileyerek nezle oluşumuna katkıda bulunabilir. Saç Nezlesi Belirtileri Saç nezlesinin belirtileri arasında saç diplerinde batma, ağrı, kaşıntı ve yanma hissi bulunur. Bu belirtiler genellikle saçların ıslak bırakılmasından sonra daha da şiddetlenir. Saç Nezlesi Nasıl Önlenir? Saç nezlesinin tedavisi için öncelikle saçların iyi bir şekilde kurutulması ve nemli bırakılmaması önemlidir. Saçları sıkıca toplamaktan kaçınmak ve saç derisini zorlayan ürünlerin kullanımını sınırlamak da faydalı olacaktır. Bitkisel Tedavi Yöntemleri Saç nezlesini hafifletmek için bazı bitkisel tedavi yöntemleri de önerilmektedir. Bunlar arasında doğal saç maskeleri, bitki çayları ve doğal yağlarla yapılan saç masajları bulunmaktadır. Önleme Yöntemleri Saç nezlesini önlemek için saçların düzenli olarak yıkanması ve iyice kurutulması, saç derisine nazik davranılması ve saç sağlığı için gerekli vitaminlerin alınması önerilmektedir. Genel Olarak Saç nezlesi genellikle ciddi bir durum olmamakla birlikte, rahatsız edici olabilir. Yukarıdaki yöntemlerle saç nezlesi belirtilerini hafifletebilir ve saç sağlığınızı koruyabilirsiniz. Saç nezlesi, uygun tedavi ve bakım yöntemleriyle kontrol altına alınabilir ve hafifletilebilir bir durumdur.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum22
-
Derya • 6 ay 1 hafta önce •ÜyeMerhaba bir bayan olarak kadınlarda özellikle yanlardan saç dökülmesi yaşayan arkadaşlardan bilgi almak istiyorum. Bu tür bölgesel dökülmeyi durdurmak veya azaltmak için etkili yöntemler arıyorum. Saç dökülmesiyle mücadelede hangi ürünleri...Devamını OkuMerhaba bir bayan olarak kadınlarda özellikle yanlardan saç dökülmesi yaşayan arkadaşlardan bilgi almak istiyorum. Bu tür bölgesel dökülmeyi durdurmak veya azaltmak için etkili yöntemler arıyorum. Saç dökülmesiyle mücadelede hangi ürünleri veya tedavi yöntemlerini kullandınız? Saç sağlığınızı korumak ve dökülmeyi önlemek için ne gibi yöntemleri uyguluyorsunuz? Ayrıca, bu durumla başa çıkarken beslenme, vitamin takviyeleri veya dermatolojik tedavilerden fayda görenler varsa, tecrübelerinizi ve tavsiyelerinizi paylaşabilir misiniz? Her türlü öneri ve deneyim, benzer sorunları yaşayanlar için çok değerli olacaktır.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum29
-
Limasi • 6 ay 1 hafta önce •ÜyeMerhaba yaşım 26 son 2 yıldır saçlarım baya önlerden açıldı vertex bölgem kel olmaya başladı önler tamamen döküldü avodart ilacını bir sene kullanmayı düşünüyorum ancak ciddi yan etkileri var deniliyor...Devamını OkuMerhaba yaşım 26 son 2 yıldır saçlarım baya önlerden açıldı vertex bölgem kel olmaya başladı önler tamamen döküldü avodart ilacını bir sene kullanmayı düşünüyorum ancak ciddi yan etkileri var deniliyor ama kullanmayı düşünüyorum ancak saçı bu ilaç kurtarır diyorlar sizin fikrizini almak istedim yardımcı olursanız şimdiden teşekkürler..Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum19
-
Mirage • 1 yıl 1 ay önce •ÜyeSaç derisinde oluşan bazı kozmetik ürünler yada yanlış beslenme alışkanlıkları saçlı deri problemlerine sebep olabilir. Saçlı deride kırmızı lekelere neden olan pek çok durum tedavi edilemez ancak belirtileri (kaşıntı gibi)...Devamını OkuSaç derisinde oluşan bazı kozmetik ürünler yada yanlış beslenme alışkanlıkları saçlı deri problemlerine sebep olabilir. Saçlı deride kırmızı lekelere neden olan pek çok durum tedavi edilemez ancak belirtileri (kaşıntı gibi) hafifletmeye yardımcı olabilecek tedaviler vardır. Bu makale kafa derisindeki , Kafada kırmızı nokta nedir, saç derisindeki kızarıklık neden olur, kırmızı lekelerin yaygın nedenlerini ve bunların nasıl tedavi edildiğini ele alacaktır. Kafa Derisi Sedef Hastalığı Kafa derisi sedef hastalığı kronik (uzun süreli) inflamatuar bir durumdur. Sedef hastalığı olan kişilerin yarısında sedef hastalığı kafa derisinde bulunur ve burada kırmızı lekeler veya yaralar gibi görünebilir. Sedef hastalığı bir otoimmün bozukluk olarak kabul edilir çünkü bağışıklık sistemi sağlıklı cilt hücrelerine saldırır ve bu da hücrelerin daha hızlı büyümesine neden olur. Sedef hastalığı ailelerde (kalıtsal) geçme eğilimindedir. Kafa derisi sedef hastalığının belirtileri şunları içerebilir: Kabuklanma ve kepek oluşturan küçük kırmızı yumrular Kabul pullarla kaplı kalın, beyaz veya kırmızı plaklar Kaşıntı (pulların yırtılmasına ve kaşıma nedeniyle kanamaya neden olabilir) Bölgesel, kırmızı gümüş pullu cilt lekeleri Kafa derisi lezyonları ve kepek benzeri pullanmalar (seboreik dermatite benzer) Şiddetli sedef hastalığında aşırı saç dökülmesi meydana gelebilir. Kafa derisi sedef hastalığı, kronik (uzun süreli) inflamatuar bir hastalık olarak kabul edilir. Genellikle sedef hastalığı belirtilerinizin ortadan kalktığı (iyileştiği) ve sonra geri döndüğü (nüksetme) zamanlarınız olacaktır. Tedavi edilemez, ancak kafa derisi sedef hastalığının tedavileri vardır. Sedef Hastalığı Tedavisi Kafa derisi sedef hastalığının, durumun ne kadar şiddetli olduğuna bağlı olarak tedavisi zor olabilir. Bir kişide hafif kafa derisi sedef hastalığı varsa, reçetesiz ilaçlı şampuan gibi evde tedavi, semptomların giderilmesine yardımcı olmak için yeterli olabilir. Salisilik asit içeren şampuan, sedef hastalığından kaynaklanan pulları veya plakları parçalayarak bunların çıkarılmasını kolaylaştırır. Şiddetli kafa derisi sedef hastalığı, kortikosteroidler gibi sistemik ilaçlarla tedavi edilebilir. Bu, ilacın ağız yoluyla veya enjeksiyon yoluyla verildiği ve tüm vücutta dolaştığı anlamına gelir. Saçlı deri sedef hastalığının tedavisi aynı zamanda aşağıdaki gibi tetikleyicilerden kaçınmak gerekir: Alkol Stres Sigara içmek Enfeksiyonlar Aşırı sıcaklıklar Güneş ışığı Bazı ilaçlar Saç Derisinde Seboreik Dermatit Rahatsızlığı Seboreik dermatit kafa derisinde kırmızı lekelere neden olabilen uzun süreli, inflamatuar bir cilt rahatsızlığıdır. Seboreik dermatit en sık vücudun kafa derisi gibi yağ bezleri (sebum) üreten kısımlarında bulunur. Saçlı deri seboreik dermatit için çok yaygın bir bölgedir çünkü çok fazla sebum üretir. Bebeklerde seboreik dermatite beşik başlığı denir. Seboreik dermatit belirtileri şunları içerebilir: Kafa derisinde beyaz pul Saç derisinde kepek benzeri, kaşıntılı beyaz pullar Ciltte kırmızı pullar Yüzde kalın, pembemsi plaklar Göğüste ve saç çizgisinde pul pul lekeler Kafa derisinde kırmızı lekelerden oluşan döküntü Kafa derisinde yağlı sarı pullar Kafa derisinde sarı kabuklu toz pullar Seboreik Dermatit Saç Dökülmesine Neden Olabilir mi? Seboreik dermatitte saç derinizde Malassezia mayası aşırı çoğalabilir. Tedavi edilmezse bu aşırı büyüme saç köklerine zarar verebilir ve saçınızı kaybetmenize neden olabilir. Ancak bu tip saç dökülmesi tedavi edilebilir ve geri döndürülebilir. Seboreik Dermatit Tedavisi Seboreik dermatitin tedavisi olmasa da iltihaplanma ve kaşıntı gibi semptomları hafifletmeye yardımcı olabilecek evde ve reçeteli tedaviler vardır. Kafa derisindeki seboreik dermatit için olası tedaviler şunları içerir: OTC ilaçlı şampuan Mantar önleyici ilaçlar Bir kalsinörin inhibitörü (cilt iltihabını azaltmak için bağışıklık sistemine etki eder) Kortikosteroidler (iltihabı azaltır) Şampuan tercihi uygun olmalı fazla kimyasal içermeyen saç derisini aşırı kurutmayan şampuanları yada sabunları kullanmak gerekir. Saçkıran (Tinea Capitis) Tinea kapitis (kafa derisi saçkıranı), genellikle küçük çocukları etkileyen ve kafa derisinde kırmızı lekelere neden olabilen bir tür mantar enfeksiyonudur. Saçkıran genellikle okullarda veya kreşlerde ortaya çıkar çünkü çocuklar yakın fiziksel temas halindedir. Saçkıran kafada olduğunda buna tinea capitis denir, ciltte meydana geldiğinde adı tinea corporis'tir. Tinea capitis'e neden olan mantarlar nemli, sıcak ve karanlık ortamlarda gelişen çok küçük bitki benzeri organizmalardır. Mantar kafa derisinde büyüdüğünde, saçkıran sivilce benzeri görünen küçük bir yaraya benzeyebilir. Etkilenen bölge pul pul, kabuklanma ve hatta kızarık hale gelir. Pullar kepek gibi görünür, ancak kepeğin aksine saçkıran saçın kırılmasına, kirli sakal oluşmasına ve kafada kel bir nokta kalmasına neden olabilir. Saçkıran saç derisinin kırmızı görünmesine neden olur ve etkilenen bölge tahriş olup hassaslaşabilir. Bazen saçkıran irinle dolu bir kitleye neden olur. Saçlı derideki saçkıran aynı zamanda boynun arka kısmındaki lenf düğümlerinin şişmesine de neden olabilir. Tedavi Seçenekleri Mantar önleyici spreyler, kremler veya tozlar gibi bazı evde tedaviler, küçük tinea kapitisin tedavisinde yeterli olabilir. Durum daha şiddetli olduğunda, mantarı sistemik olarak (tüm vücutta dolaşan) tedavi etmek için cilde uygulanan veya ağızdan verilen reçeteli bir ilaca ihtiyacınız olabilir. Saçlı derideki saçkıranın üç aya kadar tedaviye ihtiyacı olabilir. Saçkıranın başkalarına yayılmasını önlemek için sağlık uzmanı tarafından antifungal şampuan önerilebilir. Saçkıran Kolayca Yayılır Saçkıran çok bulaşıcıdır. Kişisel eşyaların paylaşılmasıyla ya da saçkıran olan bir kişiye dokunulmasıyla kolaylıkla yayılabilir. Vücudun diğer bölgelerine yayılmasını önlemek için topikal ilacı uygulamadan önce ve sonra ellerinizi yıkadığınızdan emin olun. Folikülit Rahatsızlığı Folikülit ciltte ve saç derisinde kırmızı lekelere neden olabilen iltihabi bir hastalıktır. Folikülit, baş, sakal, kollar, sırt, bacaklar ve kalça dahil olmak üzere vücudun kıl ve kıl foliküllerinin bulunduğu kısımlarında ortaya çıkabilir. Saç kökleri, içinde saçın büyüdüğü ve sebum üretilen çok küçük keseciklerin bulunduğu açıklıklardır. Folikülite bakteri, mantar veya parazit enfeksiyonu neden olabilir. Saçlı derideki folikülit belirtileri şunları içerebilir: Kızarık, ağrılı, cilt Yanma hissi Sivilce benzeri kırmızı lekeler (ortasında bir tutam saç bulunan) Kırmızı noktalarda irin görünebilir veya görünmeyebilir Tedavi Sıcak kompresler gibi ev ilaçları genellikle hafif folikülit vakalarını tedavi edebilir. Gerektiğinde ağızdan alınan antibiyotikler veya antifungal ilaçlar gibi sistemik ilaçlar sağlık uzmanı tarafından reçete edilebilir. Akne ve Sivilceler Akne sıklıkla ergenlik çağındakileri etkileyen yaygın bir cilt rahatsızlığıdır ancak her yaşta ortaya çıkabilir. 7 Akne kafa derisinde kırmızı lekelere neden olabilir. Akne aşırı sebum üretimi, tıkalı saç kökleri ve hormonlarla bağlantılıdır. Sivilcenin de genetik bir bağlantıya sahip olduğu düşünülmektedir. Kafa derisindeki sivilcelerin nedeni şunlar olabilir: Foliküllerin tıkanması (ölü deri hücrelerinden ve sebumdan) Saç derisinde saç ürünlerinin birikmesi (özellikle saç jölesi ve saç spreyi gibi saçta bırakılan ürünler). Aknenin belirtileri öncelikle yüzde, alında, göğüste, sırtın üst kısmında ve omuzlarda ortaya çıkabilen kırmızı lekelerdir (sivilceler). Akne saç derisini etkilediğinde aşağıdaki gibi belirtilere neden olabilir: Kafa derisinde, boyunda veya başın arkasında sivilceler Etkilenen bölgelerde ağrı veya kaşıntı Sivilceler kafa derisinde tıkalı bir gözenek veya saç folikülünde meydana gelir. Akne aşağıdakiler de dahil olmak üzere çeşitli şekillerde gelir: Siyah noktalar: Ortası siyah görünen aşırı sebum ve ölü deriyle dolu açık, kabarık şişlikler Beyaz noktalar: Sebum ve ölü deri içeren ve içi beyaz görünen kapalı kabarıklıklar Papüller: İltihaplı pembe veya kırmızı şişlikler Püstüller: İrin içeren sivilceler Nodüller: Büyük, derin, ağrılı sivilceler Kafa Derisi Sivilce Tedavisi Saç derisi sivilceleri genellikle ilaçlı şampuan veya saç derisi tedavileriyle tedavi edilir. Şampuan sebumu uzak tutmaya yardımcı olur, bu da sivilcenin tekrarlanmasını önleyebilir. Bazı ilaçlı şampuan türleri OTC olarak satın alınabilir. Saç biti neden olur? Baş biti, yaklaşık olarak susam tanesi büyüklüğündeki canlı böceklerin neden olduğu bir durumdur. Böcekler kafanın üst kısmını ısırırsa bitler kafa derisinde kırmızı lekelere neden olabilir. Bitleri bulmak genellikle zordur, ancak sirke adı verilen yumurtalarını tespit etmek genellikle daha kolaydır. Sirkeler, saç tellerine yapışmış oval şekilli veya yuvarlak kürecikler halinde görünür; bunları çıkarmak için özel bir tür tarak gerekir. Bitler, deride kafa derisi, boyun ve omuzlarda kırmızı şişliklerin oluşmasına neden olur. Belirtiler şunları içerir: Şiddetli kaşıntı Yoğun kaşıma Yaralar ve kabuklanmalar Olası enfeksiyon (kaşımadan dolayı) Kırmızı şişlikler (çoğunlukla alerjik tepkiye neden olan böcek ısırıklarına tepki olarak) Tedavi Seçenekleri Bitlerin tedavisi çok spesifiktir. Bitleri öldürmeyi ve sirkelerden kurtulmayı içerir. Ev tedavileri ve reçeteli ilaçların bir kombinasyonu bitleri öldürebilir: Özel ilaçlı şampuanla şampuanlama Sirkelerin özel bir tarakla çıkarılması Bitleri öldürmek için eşyaları (yatak çarşafları ve giysiler gibi) sıcak suda yıkayın. Kişisel eşyaları paylaşmaktan kaçının Bitleri öldürmek için yıkanamayan eşyaları kapalı bir plastik torbaya koymak Bitlerin çok bulaşıcı olduğunu unutmayın. Bitli bir kişiyle tarak, şapka, kıyafet, havlu ve diğer kişisel eşyaları paylaşmaktan kaçının. Liken Planopilaris Liken planopilaris liken planusun adıdır kalıcı yara izine, belirgin saç dökülmesi lekelerine, saç folikülünün çevresinde kızarıklığa ve hastalıktan etkilenen saç foliküllerinin etrafındaki kafa derisinde iltihaplanmaya neden olur. Liken planopilaris nedeniyle saç derinizde kırmızı lekeler görebilirsiniz.Liken planopilaris belirtileri şunları içerebilir: Saç derisinde pürüzsüz beyaz saç dökülmesi lekeleri Saç dökülmesi olan bölgede saç folikülü açılmasının olmaması Saç köklerinin kenarlarında kırmızı lekelere benzeyen kızarıklık Beyaz lekelerin kenarlarında, etkilenen saç köklerinin etrafında pullar Dikenli hisseden saç kökleri Kolayca çekilebilen saçlar Kaşıntı, ağrı ve yanma (bazı kişilerde bu semptomlar görülmese de) Tedavi Yöntemleri Liken planopilaris tedavisine mümkün olduğu kadar erken başlanmalıdır. Saç folikülü yaralandıktan sonra kaybedilen saçların geri kazanılması için hiçbir şey yapılamaz. Tedavinin genel amacı, bozukluğun ilerlemesini yavaşlatmak ve semptomları yönetmektir. Tedaviye rağmen saç dökülmesi devam edebilir ancak tedavinin amacı bunu yavaşlatmaktır. Liken planopilaris için antiinflamatuar özelliklere sahip oral ilaçlar verilir: Kortikosteroidler Metotreksat Siklosporin Diğer ilaçlar Bir Sağlık Uzmanına Ne Zaman Başvurulmalı? Saçlı deride kırmızı noktalarla ilgili bir durumunuz varsa ve ev ilaçları ve reçetesiz satılan ilaçlar işe yaramıyorsa, bir sağlık uzmanıyla konuşmanın zamanı gelmiştir. Enfeksiyon belirtileriniz varsa (muhtemelen kafa derinizdeki kaşıntılı kırmızı lekelerin çizilmesinden kaynaklanır), tıbbi tedaviye ihtiyacınız vardır. Cilt enfeksiyonu belirtileri şunları içerir: Kırmızılık Etkilenen bölgeden sıvı veya irin akması Kabarcık gibi görünen yaralar Üstte sarımsı bir kabuk bulunan kırmızı lekeler Kötüleşen ağrı veya şişlik (evde tedaviden sonra bile) Ateş Genel Olarak Saçlı derideki kırmızı lekelere sedef hastalığı, dermatit, folikülit, saçkıran, akne, saç biti ve bit planopilarisi gibi durumlar neden olabilir. Saç derinizde neden kırmızı lekeler oluştuğunu kesin olarak öğrenmek için bir uzmana görünün. Saç derinizdeki kırmızı lekelere neyin sebep olduğunu öğrendikten sonra bunları tedavi etmenin en iyi yolunu bulabilirsiniz. Lekelerden kurtulamayabilir veya tekrar oluşmasını engelleyemeyebilirsiniz, ancak evdeki birçok tedavi ve tıbbi tedavi seçenekleri yardımcı olabilir.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum56
-
Berker • 6 ay 1 hafta önce •ÜyeSelamlar herkese, yaşım 23 son yıllarda saçlarımda aşırı derecede dökülmeler oluştu ve bir senedir saçımın verteks bölgesi diğer bölgelere göre yarı kadar daha az yoğunlukta iyice seyrelme oluştu. Genel saçlarda...Devamını OkuSelamlar herkese, yaşım 23 son yıllarda saçlarımda aşırı derecede dökülmeler oluştu ve bir senedir saçımın verteks bölgesi diğer bölgelere göre yarı kadar daha az yoğunlukta iyice seyrelme oluştu. Genel saçlarda zayıflama olduğu belli oluyor. Genç yaşta kel kalma riskim var kafama çok takıyorum bu durumu ve elimden kayıp giden saçlara bir çare bulamıyorum. Bu yaşta neler yapabilirim yardımcı olursanız memnun olurum.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum26
-
Huntell • 1 yıl 1 ay önce •ÜyeGünümüzde şakaklarda saç çıkarmak için bazı yöntemler olsa da kesin bir çözümü halen bulunamamıştır. Genç yaşlarda başlayan saçların her iki tarafın açılmasıyla belirginleşen bu durum bir çok insanda yaygın bir...Devamını OkuGünümüzde şakaklarda saç çıkarmak için bazı yöntemler olsa da kesin bir çözümü halen bulunamamıştır. Genç yaşlarda başlayan saçların her iki tarafın açılmasıyla belirginleşen bu durum bir çok insanda yaygın bir sorun haline gelmiş ve sıklıkla erkeklerde görüldüğü gibi kadınlarda da görülmeye başlamış genetik kaynaklı bir problemdir. Şakaklarda dökülen saçlar yapısı itibariyle diğer bölgelerdeki saçlara göre daha zayıftır. Kiminde bu bölge doğuştan her iki yan taraf saç çizgisi gerilemiş olarak uzar kiminde ise ön çizgi tam düz olarak saçlar uzar. Alnın her iki tarafında dökülen saçların sebebi genellikle genetik kaynaklı hormonal dökülmedir. Saçları döken bilimsel araştırmalara göre erkeklik hormonunun dokularda daha etkin rol almasını sağlayan dehidroepiandrosteron hormonuna dönüşmesidir. Dht hormonu saç kökü hücrelerine ulaşınca bir dizi reaksiyon gerçekleşir. Dht hormonu saç folikülünde prostaglandin D2 denilen lipit bir bileşenin birikerek artmasına neden oluyor. Bu bileşen GPR44 reseptörüne takılarak hücrelerin trombosit alımını ciddi derece azaltıyor. Saçın beslenememesi kökleri zayıflatıp zamanla tamamen kalıcı olarak dökülmesine neden oluyor. Trombosit nedir: Trombositler, kanın pıhtılaşma sürecinde önemli bir rol oynayan hücre fragmanlarıdır. Diğer adıyla "platelet" olarak da bilinirler. Trombositler, kemik iliğinde üretilir ve kana salınan küçük, renksiz hücre parçalarıdır. Prostaglandin D2 ve saç dökülmesi arasında ilişki Prostaglandin D2-saç dökülmesi bağlantısını özetlemek gerekirse: PGH2, prostaglandin D2 sentaz enzimi tarafından PGD2'ye dönüştürülür. Daha sonra PGD2, GPR44 reseptörüne bağlanır. Bilinmeyen nedenlerden dolayı bu, saç dökülmesini (veya daha spesifik olarak saç uzunluğunun kısalmasını) tetikler. PGD2 Nasıl Azaltılır (İlaçlarla) PGD2'yi Durdurmanın İki Yolu: Enzim İnhibitörleri ve Reseptör Antagonistleri PGD2'nin bir hücrenin fonksiyonunu etkilemesini durdurmak için ikisinden birine ihtiyacımız var: PGD2'nin oluşmasını durdurmak veya PGD2'nin bir hücreye bağlanmasını önlemek. Bilim insanları bunu yapacak ilaçlar geliştiriyor. PGH2'yi PGD2'ye dönüştüren sentez enzimimi bloke eder. PGD2'nin "saç önleyici" reseptörü GPR44'ü bloke eder. Bu açıklamalardan sonra şakaklarda dökülen saçları çıkarmak günümüzde çok zordur. Yapısı gereği en çok dht hormonuna ve pgd2 birikimi fazla olan bu bölgede saçları korumak oldukça zordur. Ancak yinede nazı tedaviler ile dökülmelerin önü kesilebilir. Şakaklarda saç çıkarmak için etkili tedavi seçenekleri Piyasada bir kozmetik saç ürünü ve eczanelerde bazı spreyler yada ilaçlar vardır. Bunların kimi orta derecede etki ederken kimisinde ise hiç etki yapmaz. Hangi ürünler saç dökülmesinde gerçekten faydası vardır yazalım. 1- Minoxidil Bu ilaç, başta saç dökülmesi tedavisi olmak üzere kullanılan bir ilaçtır. Genellikle topikal olarak uygulanan bir çözelti veya köpük formunda bulunur. Minoxidil'in saç dökülmesini tedavi etme amacıyla kullanılan bir yan etkisi keşfedilmiştir. Minoxidil, saç köklerini güçlendirdiği ve saç büyümesini teşvik ettiği düşünülen bir mekanizma üzerinden etki eder. Ancak, herkes üzerinde aynı etkiyi göstermez ve sonuçlar kişiseldir. 2- Finasterit Finasterid, genellikle benign prostat hiperplazisi (BPH) veya erkek tipi kellik (androjenetik alopesi) gibi durumların tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Bu ilaç, 5-alfa redüktaz adlı bir enzimi inhibe ederek, testosteronun dihidrotestosterona (DHT) dönüşümünü azaltır. Erkek Tipi Kellik (Androjenetik Alopesil tedavisi için günde 1 mg olarak kullanılır. Saç dökülmesini önlemeye veya azaltmaya yardımcı olabilir. 3- Dutasterid Dutasterid, genellikle benign prostat hiperplazisi (BPH) tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Bu ilaç, 5-alfa redüktaz adlı bir enzimi inhibe ederek, testosteronun dihidrotestosterona (DHT) dönüşümünü engeller. Erkek tipi kellik (androjenetik alopesi) tedavisinde 3 güne bir kapsül alınarak kullanılabilir. 4- Spirolonakton Spironolakton, genellikle hipertansiyon (yüksek tansiyon), ödem (vücutta sıvı tutulması) ve hiperaldosteronizm gibi durumların tedavisinde kullanılan bir ilaçtır. Bu ilaç, bir aldosteron antagonistidir, yani vücutta aldosteron adlı bir hormonun etkilerini azaltarak çalışır. Androgenetik alopesi saç dökülmesi tedavisi için topikal olarak kullanılabilir. 5- Procapil Procapil, saç dökülmesini önlemeye veya azaltmaya yönelik kullanılan bir aktif bileşen içeren kozmetik ürünlerde bulunan bir marka adıdır. Genellikle saç bakım ürünlerinde kullanılan bu bileşen, saç köklerini güçlendirmeye, saç dökülmesini azaltmaya ve saç kalitesini artırmaya yardımcı olmak amacıyla formüle edilmiştir. 6- RU58841 RU58841, androjenetik alopesi (erkek tipi kellik) gibi durumlarla ilişkili saç dökülmesini azaltma potansiyeli üzerine yapılan araştırmalarda kullanılmıştır. Ancak, bu kimyasalın genel kullanımı ve güvenilirliği konusunda sınırlı bilgi bulunmaktadır. 7- Setipiprant Setipiprant, genellikle saç dökülmesini önleme veya azaltma amacıyla geliştirilmiş bir kimyasaldır. Bu, prostaglandin D2 reseptörlerini bloke eden bir bileşiktir. Prostaglandin D2, saç foliküllerindeki reseptörlere bağlanarak saç dökülmesini tetikleyebileceği düşünülen bir lipid (yağ) türüdür. 8- Estradiol Estradiol valerat, bir östrojen hormonu olan estradiolün bir ester şekli olan bir bileşiktir. Estradiol, östrojen grubuna ait en etkili ve yaygın olarak bulunan hormondur ve özellikle kadınlarda üreme döngüsü ve bir dizi diğer fizyolojik süreçte önemli bir rol oynar. Erkek tipi saç dökülmesi için topikal olarak kullananlar vardır. 9- Ketokonazol Ketokonazol, antifungal (mantar enfeksiyonlarına karşı etkili) bir ilaçtır. Topikal (yerel uygulama için) veya oral (ağız yoluyla) formda bulunabilir. Ketokonazol, mantarların büyümesini engelleyen bir azol antifungal ilaç sınıfına aittir. Androjen azaltması nedeniyle genetik saç dökülmesini önleyici etkileri vardır. Genelde şampuanı sıklıkla kullanılır. 10-) Retinol ve tretinoin Retinol, vitamin A'nın bir türevidir ve genellikle cilt bakım ürünlerinde kullanılan bir bileşiktir. Retinol, cildin yenilenmesini destekleyerek, kırışıklıkları azaltma, cilt tonunu düzeltme ve genel olarak cilt sağlığını iyileştirme potansiyeline sahiptir. Ayrıca hücre yenileyici etkisiyle saç köklerini yenileyici olarak kullanılır. 11- Azelaikasit Azelaik asit, genellikle cilt bakım ürünlerinde ve dermatolojik tedavilerde kullanılan bir bileşiktir. Bu asit, bir diarboxylic asit olup doğal olarak buğday, arpa ve çeşitli hayvan dokularında bulunabilir. Saç köklerine zarar veren dht hormonu ve serbest radikal denilen zararlı bileşenleri azaltır. 12- Saf toz kafein Kafein, doğal olarak kahve çekirdekleri, çay yaprakları, kola fındığı gibi bitkilerde bulunan ve merkezi sinir sistemini uyararak uyanıklığı ve enerji seviyelerini artıran bir stimülan maddedir. Aynı zamanda birçok içecek, çikolata ve bazı ilaçlarda bulunabilir. Saç köklerini uyarıcı etkiler yaparak yeni saç oluşumunu destekler. 13- Biotin Biotin, B vitaminlerinden biri olan B7 vitamini olarak da bilinir. Biotin, vücutta enerji üretimine katkıda bulunan bir su çözünür vitamindir. Aynı zamanda saç, cilt ve tırnak sağlığını desteklemesiyle bilinir. Bunlar dışında bazı ilaçlar, bitkisel ekstratlar ve losyonlarda vardır. Genetik saç dökülmesi ömür boyu tedavi gerektirir. Kendinize en uygun tedaviyi bulup sürekli olarak gün içinde düzenli bir şekilde kullanmanız gerekir. Bazı ilaçların yan etkileri vardır. Kullanmaya karar verirken yan etkileri göz önünde bulundurun.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum53
-
Huntell • 6 ay 1 hafta önce •ÜyeMerhaba, 18 yaşından itibaren şakaklarda saç açılması ve yoğun saç dökülmesi yaşamaya başladım. Bu konuda deneyimi olan veya çözüm önerisi sunabilecek kişiler var mı? Şakaklardaki açılmayı ve saç dökülmesini önlemek...Devamını OkuMerhaba, 18 yaşından itibaren şakaklarda saç açılması ve yoğun saç dökülmesi yaşamaya başladım. Bu konuda deneyimi olan veya çözüm önerisi sunabilecek kişiler var mı? Şakaklardaki açılmayı ve saç dökülmesini önlemek için hangi yöntemleri denediniz? Saç seyrelmesini yavaşlatmak veya durdurmak için etkili tedavi yöntemleri hakkında bilgi paylaşır mısınız? Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum15
-
NoPaniC • 6 ay 3 hafta önce •ÜyeMerhaba 24 yaşındayım artık psikolojim bozuldu son olarak prp tedavisi yaptırıyorum 3 seans oldu durumum biraz iyileşti ancak tamamen kapanmadı. Doktor bırakınca tekrar oluşabilir diyor. Maliyet olarak baya zorluyor beni....Devamını OkuMerhaba 24 yaşındayım artık psikolojim bozuldu son olarak prp tedavisi yaptırıyorum 3 seans oldu durumum biraz iyileşti ancak tamamen kapanmadı. Doktor bırakınca tekrar oluşabilir diyor. Maliyet olarak baya zorluyor beni. Yok bunun kesin çözümünü bilen?Daha Az Göster6 Yazar10 Yorum94
-
Oktay • 6 ay 1 hafta önce •ÜyeMerhaba saçlarımın tepesi seyrek ama eşit dağılmış bir seyreklik ergenliğimde de seyrekti ama eskisine göre şu an daha seyrek ve 12 aydan fazla süredir minoxil kullanıyorum ve yeni saç çıkışı...Devamını OkuMerhaba saçlarımın tepesi seyrek ama eşit dağılmış bir seyreklik ergenliğimde de seyrekti ama eskisine göre şu an daha seyrek ve 12 aydan fazla süredir minoxil kullanıyorum ve yeni saç çıkışı göremedim doktorum devam etmemi söylüyor, iki gün duş almadığımda elimle saçımı taradığım zaman ortalama 3-4 saç teli geliyor bu dökülme normal mi yoksa agresif mi? Ekstra olarak biotin 5000 mcg ve 3 güne 1 dermaroller kullanıyorum. Ayrıca bir hafta minoxil kullanamayacağım bu süre zarfında ilaç etkisini kaybedip tedavinin başına döner miyim gerçi başından şu anki zamana kadar bir etkisi oldu mu hala kestiremiyorum cevap verirseniz çok sevinirim.Daha Az Göster4 Yazar3 Yorum25
-
Lemos • 1 yıl 7 ay önce •ÜyeSaç derisinde beyaz tortu oluşmasının pek çok sebebi vardır bunların başında en sık görüleni saç egzaması dediğimiz kabuklanma oluşmasıdır. Saç derisinde oluşan beyaz kepekler, kabuklanmalar, kremsi tabaka, tırnakla kazıyınca gelen...Devamını OkuSaç derisinde beyaz tortu oluşmasının pek çok sebebi vardır bunların başında en sık görüleni saç egzaması dediğimiz kabuklanma oluşmasıdır. Saç derisinde oluşan beyaz kepekler, kabuklanmalar, kremsi tabaka, tırnakla kazıyınca gelen yağ gibi maddeler genelde deride mantar bakterisi varlığını akla getirmektedir. Diğer sebepler arasında aşırı sıcak su kullanımı, kuru deri, yanlış saç bakım ürünleri gibi etkenler sayılabilir. Saç derisinde beyaz tortu oluşumu birkaç farklı nedenden kaynaklanabilir. İşte bunlardan bazıları: En yaygın nedenlerden biri kepek oluşumudur. Kepek, saç derisinin fazla pullanması sonucu oluşan beyaz renkli tortulardır. Bunun birçok sebebi olabilir, örneğin saç derisinde mantar enfeksiyonu, yağlı veya kuru saç derisi, stres veya hormonal değişiklikler gibi faktörler kepek oluşumuna yol açabilir. Seboreik dermatit, genellikle saç derisi, yüz ve vücutta yağlı, kırmızı ve pullu bir deri rahatsızlığıdır. Saç derisinde beyaz renkte pullar ve kabuklar oluşabilir. Psoriasis, bağışıklık sistemi ile ilişkili kronik bir deri hastalığıdır. Saç derisinde de etkili olabilir ve beyaz renkte pullu bölgelerin ortaya çıkmasına neden olabilir. Saç derisinin kuruması, beyaz tortu oluşumuna yol açabilir. Saç derisi sağlıklı bir şekilde nemlendirilmediğinde, pullanma ve beyaz renkte kabuklar oluşabilir. Bazı şampuanlar, saç bakım ürünleri veya saç boyaları, saç derisinde tahrişe ve kuruluğa neden olabilir. Bu da beyaz renkte tortuların oluşmasına yol açabilir. Eğer saç derinizde beyaz tortu veya pullanma gibi sorunlar yaşıyorsanız, bir dermatologa başvurmanız önemlidir. Saç Derisinde Beyaz Tortular Nasıl Geçer? Saç derisindeki beyaz tortudan kurtulmak için aşağıdaki adımları deneyebilirsiniz: Doğru şampuan kullanımı çok önemlidir. Kepek veya saç derisi problemleri için özel olarak formüle edilmiş bir şampuan kullanmak önemlidir. Kepek karşıtı veya saç derisini rahatlatan şampuanları tercih edebilirsiniz. Şampuan seçerken, saç tipinizi ve cilt hassasiyetinizi dikkate almalısınız. Saçınızı düzenli olarak yıkamak, saç derisindeki ölü deri hücrelerini ve birikmiş yağları temizlemeye yardımcı olur. Ancak aşırı sık şampuan kullanmak da saç derisini kurutabilir, bu yüzden saçınızı haftada birkaç kez yıkamak ideal olabilir. Saç derisini nemlendirmek için uygun bir saç kremi veya saç derisi losyonu kullanabilirsiniz. Nemlendirici ürünler, saç derisini besler ve kuruluğu önler. Ancak, yağlı saçlara sahipseniz, saç derisi ürünlerini sadece saç derisi bölgesine uygulamak önemlidir. Doğal yağların kullanımı yatıştırıcı etki yapabilir. Hindistan cevizi yağı, zeytinyağı veya badem yağı gibi doğal yağlar saç derisini nemlendirme ve rahatlatma özellikleriyle bilinir. Haftada birkaç kez saç derinize masaj yaparak bu yağları uygulayabilirsiniz. Masaj, saç derisine kan akışını artırır ve sağlıklı bir saç derisi sağlar. Sağlıklı bir beslenme, saç ve saç derisi sağlığı için önemlidir. Vitamin ve mineral açısından zengin yiyecekler tüketmek, saç derisinin sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir. Özellikle B vitaminleri, çinko, omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlar saç sağlığı için önemlidir. Stres, saç derisi problemlerine katkıda bulunabilir. Stresi azaltmak için rahatlama teknikleri, yoga, meditasyon veya egzersiz gibi aktiviteleri deneyebilirsiniz. Eğer saç derinizdeki beyaz tortu veya kepek sorunu devam ederse, bir dermatologa danışmanız önemlidir. Saç Egzaması Beyaz Kabuklanma Nasıl Geçer? Zeytinyağı da doğal nemlendirici özelliği ile saç derisindeki oluşan kurumayı azaltarak kabuklanma oluşmasını önleyebilir. Az miktarda zeytinyağını saç diplerinize masaj yaparak uygulayabilirsiniz. En az 2 saat bekledikten sonra saçlarınızı doğal içerikli bir şampuan ve ılık suyla yıkayıp durulayın.Daha Az Göster2 Yazar1 Yorum72
-
Lemos • 1 yıl 7 ay önce •ÜyeSaç derisinde beyaz kabuklanma oluşmasının pek çok sebebi vardır, bunların başında en sık görüleni genellikle seboreik dermatit adı verilen bir durumun belirtisi olabilir. Seboreik dermatit, genellikle kafa derisi, yüz, kulaklar...Devamını OkuSaç derisinde beyaz kabuklanma oluşmasının pek çok sebebi vardır, bunların başında en sık görüleni genellikle seboreik dermatit adı verilen bir durumun belirtisi olabilir. Seboreik dermatit, genellikle kafa derisi, yüz, kulaklar ve göğüs bölgesinde ortaya çıkan bazen kaşıntı ouşturan, kırmızı, pullu, ve iltihaplı bir cilt rahatsızlığıdır. Bu durumun kesin nedeni bilinmemekle birlikte bazı faktörlerin etkisi olduğu düşünülmektedir. Seboreik dermatit genetik yatkınlık, stres, hormonal değişiklikler, mantar enfeksiyonları ve bazı cilt hastalıklarıyla ilişkilendirilebilir. Ayrıca, yağlı cilt, aşırı terleme, hava koşulları, yanlış saç bakımı ve bazı sağlık sorunları da seboreik dermatit riskini artırabilir. Diğer olası nedenler arasında kafa derisinde kuruluk, egzama, psoriasis, alerjik reaksiyonlar ve cilt enfeksiyonları yer alabilir. Bu nedenlerle beyaz kabuklanma ortaya çıkabilir. Saç derisinin yeterince hava almaması nemsiz ve kuru kalması saç diplerinde kabuklanmanın en yaygın nedenlerindendir. Aynı zamanda psikolojik nedenler, mantar, sedef, egzama, saç kıran ve zona hastalıkları da saçlarda kabuklanmayı tetikleyen nedenler arasındadır. Bu tip saç derisi sorunları tedavi seçenekleri arasında özel şampuanlar, topikal kremler, losyonlar veya oral ilaçlar yer alabilir. Ayrıca, saç ve kafa derisi bakımına dikkat etmek, düzenli temizlik yapmak ve cildi nemlendirmek de önemlidir. Kafada kabuklu kepek neden olur? Kafada kabuklu kepek, seboreik dermatit adı verilen bir cilt durumunun belirtisi olabilir. Seboreik dermatit, genellikle kafa derisi, yüz, kulaklar, göğüs ve sırt gibi yağ bezlerinin yoğun olduğu bölgelerde ortaya çıkan bir cilt hastalığıdır. Bu durumun tam nedeni bilinmemekle birlikte, bazı faktörlerin etkisi olduğu düşünülmektedir. Seboreik dermatit, aşırı yağlı cilt, stres, hormonal değişiklikler, genetik yatkınlık, bazı mantar türleri (Malassezia), bağışıklık sistemi problemleri ve bazı nörolojik faktörlerle ilişkilendirilebilir. Bu faktörler, kafa derisinde deri hücrelerinin hızlı bir şekilde yenilenmesine ve yağ bezlerinin aşırı çalışmasına neden olabilir. Sonuç olarak, kafa derisinde beyaz, kabuklu kepekler oluşabilir. Bunlar genellikle kırmızı ve iltihaplı ciltle birlikte görülür, kaşıntı ve rahatsızlık hissi verebilir. Ayrıca, kafa derisinde kuruluk, egzama, psoriasis ve bazı cilt enfeksiyonları da kabuklu kepek oluşumuna yol açabilir. Eğer kafa derinizde kabuklu kepek yaşıyorsanız, bir dermatoloğa başvurmanız önemlidir. Dermatolog, cilt durumunuzu değerlendirerek doğru teşhisi koyacak ve size uygun tedavi yöntemlerini önerecektir. Tedavi seçenekleri arasında özel şampuanlar, topikal kremler, losyonlar veya oral ilaçlar bulunabilir. Ayrıca, düzenli saç temizliği, cildin nemlendirilmesi ve uygun saç bakım ürünlerinin kullanılması da önemlidir. Kepekli Saçlar nasıl yıkanmalı? Kepeğe karşı olan şampuanları tercih edip, ılık suyla saçlarınızı haftada 2 ya da 3 defa yıkamayı deneyebilirsiniz. Kepekli saçları doğru bir şekilde yıkamak, saç derisindeki kepeğin azalmasına ve kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. İşte kepekli saçları yıkarken dikkate almanız gereken bazı ipuçları şunlar olabilir. Kepeğe karşı etkili olan bir kepek şampuanı seçin. Şampuanın etiketinde "kepek karşıtı" veya "kepeğe karşı etkili" ifadelerini arayın. Bu tür şampuanlar genellikle antifungal bileşenler veya salisilik asit içerir, bu da mantarları öldürmeye ve kepeği azaltmaya yardımcı olabilir. Saçınızı yıkarken ılık su kullanın. Sıcak su, saç derisini kurutabilir ve tahrişe yol açabilir. Soğuk su ise yağlı saçları temizlemekte zorlanabilir. Dolayısıyla, ılık su, saç derisini rahatlatırken yağı ve kepeği temizlemek için uygun bir seçenektir. Saç derinize ve saçınıza şampuanı dikkatlice uygulayın. Parmak uçlarınızla hafifçe masaj yaparak şampuanı köpürtün ve saç derisine iyice yayılmasını sağlayın. Ancak, saçınızı çok sert ovuşturmak ve taramak saç derisini tahriş edebilir, bu nedenle nazik bir şekilde hareket etmek önemlidir. Şampuanı iyice durulayın ve hiçbir kalıntı bırakmadığından emin olun. Durulama sırasında saçınızı hafifçe masaj yaparak suyu saç derisinden ve saç tellerinden temizleyin. Kalıntılar saç derisini tahriş edebilir ve kepek oluşumunu teşvik edebilir. Kepekli saçları sık sık yıkamak yerine, saçınızı her gün yıkamak yerine haftada birkaç kez yıkamayı tercih edin. Sürekli yıkamak saç derisini kurutabilir ve kepek oluşumunu artırabilir. Saçınızı yıkamadan önce saçınızı tarayarak veya fırçalayarak saç derisindeki ölü deri hücrelerini ve kepekleri çıkarmaya yardımcı olabilirsiniz. Kepekli saçlar için kullanacağınız diğer saç bakım ürünlerini dikkatli seçin. Saç kremleri, saç spreyleri veya şekillendirici ürünleri çok sık kullanmamaya çalışın. Bazı kozmetik ürünler içindeki propilen glikol yada benzeri ürünler kepek oluşmasını artırır.Daha Az Göster1 Yazar0 Yorum53
-